Sinif Mucadelesi

Sağlıkta dönüşümün getirdikleri

Çarşamba 8 Mayıs 2013

Sağlık çalışanları, doktor Ersin Aslan’ın çalıştığı hastanede öldürülüşünün yıldönümünde, şiddet başta olmak üzere, karşılaştıkları sorunları protesto etmek için iş bıraktı, yürüyüşler yaptı. Sağlık çalışanlarına yönelik şiddet gittikçe artıyor. Sağlık bakanlığının açtığı şikayet hattına, bu yıl 7 bin 773 sağlık personeline şiddet bildirimi oldu; bunun 5 bin 345’i sözel, 2 bin 428’i fiziksel şiddet.

Bu grev öncesinde sağlık sisteminin durumunu anlatan bir olay medyaya yansıdı. Çevre ve Şehircilik Bakanı’na, kullanmak zorunda olduğu kanser ilaçlarını alamadığı söyleyen genç kadına bakan, cebine para sıkıştırmaya çalıştı. Bu olay birkaç ay aradan sonra, bir kez daha, kanser ilaçlarının bulunamadığı haberlerinin yapılmasına neden oldu. Sonra gündemden düştü ama elbette kanser hastaları yine ilaçsız.

Sağlık sistemine göre herkes sigortalı olmak ve ekonomik durumuna göre 120 ile 300 lira civarında, değişik miktarda sağlık pirimi ödemek zorunda. Ancak devlet sizi tedavi etmek zorunda değil. Sağlık bir kamu görevi değil, isteğe bağlı yani doğalgaz kullanmak gibi.

Üstelik sağlık pirimi ödemek de yeterli değil, katılım payı ya da karşılanmıyorsa tüm masrafı ödemek gerekiyor. Eğer hasta isterse, tıpkı doğalgaz gibi, doğalgaz kullanmak istemeyip soğukta titremeyi seçebileceğiniz gibi ilaç almayıp ya da tahlil yaptırmayıp hastalığı seçebilirsiniz. Veya kanser hastasında olduğu gibi ilaç Türkiye’de yoksa bulmak hastanın isteğine kalmış, devletin bir sorumluluğu yok.

Üstelik bugün her adımda, ödeme var. Muayene katılım payı adıyla aile hekimi ve sağlık ocağı muayenelerinde 2, devlet ve üniversite hastanelerinde 8, özel hastanelerde ise en düşük 15 lira alınıyor. Eskiden hem emekliler hem işçiler hem de memurlar tek kuruş katılım ücreti ödemezdi. Zaten sigorta primleri bunun için kesiliyor.

İlaç katılım payı ise; doktorun yazdığı ilaç bedellerinin emekliler için %10, geri kalan herkesten % 20’si oranında ödenen tutar.

Bu paraların bir kısmı eczaneden alınıyor, kalanı aylıktan kesiliyor. İlaçların alınmaması durumunda ilaç katılım payı alınmıyor. Yani paran yoksa ilaç almamayı seçebilirsin, hastanın keyfine kalmış!

SGK ile sözleşmeli özel hastaneler, devletin belirlediği bedelin iki katı ücret isteyebilir.

Halkı düşünen bakanlar kurulu bir kararnameyle sınırı %100 değil %90 olarak belirledi. Yani devlet hastanesinde 10 lira olan bir tahlil için 19 lira alabiliyorlar. Gerçekte özel hastaneler tam da bunu yapıyor. İstanbul’daki özel hastaneler arasında yapılan bir araştırmada, özel hastanelerin % 76’sı, en fazla % 90 olması gereken fark ücretini %300’e kadar çıkarabiliyor.

Ek olarak ilaç dahil tüm sağlık ürünlerinde, %8 KDV ödeniyor. Mücevherde, kürkte, lüks tüketim sınıfında KDV yok. Üstelik sağlık bakanlığı bazı merhem ve aspirin gibi ilaçları, ilaç olmaktan çıkarılıp daha yüksek oranda KDV ödenenlerin listesini sürekli uzatılıyor.

Sağlıkta dönüşüm, çoğu aynı zamanda otel işletmeciliği de yapan özel hastane patronlarının ve ilaç şirketlerinin kasalarını şişirdi. Güçlendikçe fiyatları şişirdiler, hastalar her geçen gün daha çok para ödemesine rağmen devletin kasasından çıkan para da artıyor. Bunu kısmak isteyen hükümet, sağlık sistemindeki sorumluluğunu kısıyor; ödeyeceği ilaçlar, tedaviler, tahliller, çalışanlar azaltılıyor.

Bu durum kapitalizmin yaşadığı her yerde geçerli. Devletler kitlelerin eğitim, sağlık gibi hayati ihtiyaçlarından, haklarından kesip patronların kasasına giden bir musluk yapıyorlar. Bu musluğun kaynağı da yine emekçilerin ücretlerinden kesiliyor. Kırıntısı vergi yoluyla devlete aslan payıysa patronların kasalarına.

Reklama ve politikacı lafına kanıp her derdine deva bulunacak zanneden hasta ve yakını da ilk engelde sağlık çalışanını suçlu görüp ona yükleniyor. Sağlık sistemi, bu şekilde hastane ve ilaç patronlarının kârına terk edildiği oranda, sağlık çalışanları gibi hastaların da sorunları büyümeye devam edecek. (02.05.13)


Ana sayfa | İletişim | Site planı | |

Site yaşamını izle tr  Site yaşamını izle Arşiv  Site yaşamını izle Arşiv 2013  Site yaşamını izle Sınıf Mücadelesi Sayı : 179 - 3 Mayıs 2013  Site yaşamını izle Emekçinin Gündemi   ?