Sinif Mucadelesi

Kentsel dönüşüm kime göre?

Çarşamba 8 Mayıs 2013

Kentsel dönüşüm tartışmaları, özellikle rant bölgelerinde tüm hızıyla devam ediyor. Sermaye çevrelerinin hükümet eliyle uyguladığı projelerde amaç kentte yaşayanların çıkarları değil yeni kâr ve sermaye biriktirmektir.

Kentsel dönüşüm projeleri, mahalle sakinlerine şu aşamaları dayatıyor: 1)Evine el konulması, 2)Kiracı haline gelmek, 3)15-20 yıl süre ile borçlanmak, 4)Yapılan konutta oturamayacak duruma düşürmek, 5)Dönüştürülen bölgeden uzaklaştırılmak.

Genelde sol eksenli siyasi partiler ve küçük gruplar, halkın taleplerine karşı kendi dar grupçu yaklaşımlarının ötesine geçemiyorlar. Kendilerine taraftar toplamanın bir aracı olarak gördüklerinden kitlesel bir tepkinin önüne de set çektikleri gibi mahalle sakinlerinin güven duygusunu da yok edip ortak mücadele seçeneğini de zedeliyorlar.

Geçmişte gecekondu yığını şeklindeki şehir görüntüsünü, apartman yığını görüntüleri almıştı. Şimdi apartman yığınlarının arasına kuleler ekleniyor. Adeta gecekondu görüntüsünün başka bir versiyonu gibi.

Hükümetin, “kentleri yeniliyoruz” sözleri gerçeği yansıtmıyor. Çünkü gerçekte yıkılması gereken on binlerce bina, yapılması gereken ulaşım ve altyapı, taşınması gereken o kadar yerleşim veya sanayi bölgesi yeri var ki? Kitlelerin çıkarları düşünülseydi önce depremde riskli bölgeler enilenirdi. Havası, suyu, toprağı tamamen zehirlendiği sağlık raporlarıyla kesinleşen Dilovası gibi yerleşimlerin ya da buraları zehirleyen sanayinin dönüştürülmesinden başlanırdı. Oysa kentsel dönüşümün büyük çoğunluğu, en yüksek kazancın elde edileceği, büyük şehirleri ve üstelik şehrin en merkezi bölgelerini kapsıyor.

Hükümet bürokrasi ve belediyeler eliyle patronların tam kadro hizmetinde. Gerek duyulan yasal düzenlemeleri hemen yapıyor. Arsa, inşaat, işçi ücretleri ve haklarına ilişkin olsun, her türlü kolaylık, göz yumma, denetimsizlik, sorumsuzlukta çok hızlılar. Devletin her türlü olanağını patronların hizmetine sunuyor.

Kentsel dönüşüm ilk kez yaşanmıyor. Kapitalist sömürü düzenin bir parçası. 1960 ve 1970’li yıllarda köyden gelen işçilerin, fabrikaların etrafındaki alanları gecekonduyla doldurmaları da bir kentsel dönüşümdü. O gecekonduların inşaatından da zamanın patronları epeyi para kazanmıştı. Toplumsal ihtiyaç değil, bir avuç patronun kârı amaçlı kentsel dönüşüme karşı çıkmakla birlikte onun da ötesinde kapitalist düzene karşı çıkmak gerekiyor. İşçi sınıfının öncülüğünde tüm emekçilerin ve ezilenlerin ortak mücadelesi bunu başarabilir. (29.04.13)


Ana sayfa | İletişim | Site planı | |

Site yaşamını izle tr  Site yaşamını izle Arşiv  Site yaşamını izle Arşiv 2013  Site yaşamını izle Sınıf Mücadelesi Sayı : 179 - 3 Mayıs 2013  Site yaşamını izle Emekçinin Gündemi   ?