Hareket bir üst aşamaya tırmandı
28 Haziran’da PSA (Peugeot-Citroen, Aunay sous Boıs) idaresi Avrupa General Motors ile olan ilişkileri görüşmek üzere üst düzey yönetim toplantısı düzenledi. Aynı gün PSA grup fabrikalarındaki bütün CGT sendikası şubeleri, PSA fabrikaları önünde eylem düzenleyip fabrikanın kapatılma ve tensikat projelerini protesto etmeye karar verdi. Aulnay, Madrid ve SevelNord fabrikaları tamamen kapatılma tehdidi altında. Rennes fabrikasında ise emekçiler “C5 ve 508 modellerin üretimi durunca geleceğimiz ne olacak” endişesinde.
Aulnay fabrikasındaki grev
Aulnay fabrikasında grev sabah saat 8.30 molasında başlayacaktı. Ama kaporta bölümlerinin bir kısmında işçiler mola saatini bile beklemedi. Bazı bölümlerde işçiler, bir anda hep birlikte iş bıraktı. Sonuç olarak kaporta ve boya bölümlerinde çalışan bir işçi bile kalmadı. Boya bölümlerinde şefler, işçileri grev yapmamaları için ikna etmeye çalıştı. Genellikle bu bölümde grev olmuyordu. Şefler, işçilere o gün için çift ikramiye önerdi. Ama işçiler grevde kararlıydı. Bu defa şefler, 100 avroluk bir ikramiye önerdiler. Tüm bunlara rağmen işçiler, grev kararını uygulayıp bölümleri terk ettiler. Bu eylemde yeni olan, şimdiye kadar grevlere katılmayan kalifiye işçiler ve bazı teknisyenlerin de katılmasıdır.
Montaj bölümünde bir grup grevci, hep birlikte yürüyüşe geçince kararsız işçiler de onlara katıldı ve böyle olunca şefler, atölyelerde tek başına bantları çalıştırmayı denedi.
Son günlerde tartışmalar ateşliydi. Birçok işçi, PSA’nın diğer fabrikalarda başka iş öneren “hareket birimlerine” gidip bilgi aldı. Örneğin idarenin, Poissy fabrikasına gitmeyi kabul edenlere 2.500 avro önerdiği haberi yayıldı. Bu gülünç bir para. Patron bir makineyi taşımak için bile daha çok para harcamak zorunda!
PSA merkezinde yürüyüş
28 Haziran günü, merkezi yönetim binası önünde bin 500 emekçi toplandık. En dinamik grup 800 kişilik Aulnay PSA grubuydu. Eyleme PSA Fransa fabrikaları ve hatta Madrid’ten gelen bir grup, kapatılma tehlikesi altında olanlar ve de Renault Cleon, Flins, Lardy, Technocentre, otomativ taşeron şirketleri, Strasbourg GM’den bile işçiler vardı.
Kesinlikle moral bozukluğu yoktu. Tam aksine eyleme katılanların tümü hem patrona ve hem de hükümete kararlı olduğumuzu gösterdi. Patronların bizi sokağa atmasına boyun eğmeyeceğiz. Sevelnord fabrikasının kapanmaması için ücretler dondurulsun, kazanılmış bazı haklardan vazgeçilsin gibi tehditleri kesinlikle kabul etmediğimizi duyurduk.
PSA, diğer otomotiv grupları gibi milyarlara sahip. Ama gülünç bir şekilde 2011 yılında satışlarının yüzde 1 gerilediğini öne sürerek zor durumda olduğunu iddia ediyor. Bilindiği gibi PSA’nın araba satışı son 20 yılda, 2 milyondan 3.2 milyona tırmandı ve cirosu 41 milyar avrodan 65 milyar avroya çıktı. Biriken kâr devasa (10 milyar avro). Bu gerçekler karşısında otomotiv işkolu çok zor durumda, masalı uydurma.
PSA Aulnay ve Madrid’deki fabrikaları kapatıp, Rennes’de tensikat yapmak istiyor. Amacı, diğer fabrikalardaki emekçileri daha çok çalıştırıp kârını artırmak. PSA grubu, 1 milyar avro tasarruf etmeyi amaçlıyor. Yani ona çalışan bütün emekçiler bu saldırıların hedefinde. Hepsi de patronun tehditleri; işini kaybetme ve çalışma koşullarının daha kötüye gitmesi tehlikesiyle baş başa. Öyle ise direk tehdit altında olan ve hatta diğer fabrikalardaki tüm emekçiler, hep birlikte haklarımızı savunmalıyız. Bunu yapabilme gücümüz var. Çünkü bütün zenginlikleri biz emekçiler üretiyoruz.
Eyleme devam edelim
Ertesi gün, 29 Haziran’da Aulnay fabrikasında tartışmalar yoğun bir şekilde devam etti. Eyleme katılan herkes çok memnundu ve kararlı olduklarını ifade ettiler. 12 ve 25 Temmuz’da olağanüstü üst düzey toplantıların olacağı haberi geldi. Bu toplantılarda idarenin, fabrika kapatılmasını konuşmak yerine laf ebeliği yapıp yeni iş olanakları ve sanayileşme lafazanlıkları yapacağından emin olabiliriz.
Bizler hazırlıksız yakalanmadık ve de 28 Haziran günü gerçekleştirdiğimiz başarılı bu eylemle güç dengesinde yeni bir aşamaya ulaştığımızı gördük. Mücadeleye daha da üst seviyelerde devam edip “bireysel çözüm” tuzaklarına düşmemeliyiz. Diğer arkadaşlarımızı da ikna edip hep birlikte mücadeleye devam etmeliyiz. LO (07.07.2012)