İşsizlik raporumuz
Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO), dünyada eşitsizlik ve işsizliğin gelecek 5 yıl boyunca artacağı uyarısında bulundu. 201 milyon olan dünyadaki işsiz sayısı bu yıl 3 milyon daha artacak ve 2019 yılında işsiz sayısı 212 milyona ulaşacak.
Dünyada 15-24 yaş arası yaklaşık 74 milyon genç geçen yılı iş arayarak geçirdi ve yetişkinlere göre gençler arasındaki işsizlik, 3 kat daha fazla. ILO’ye göre Türkiye’de işsizlik bu yıl %9.2.
Bu rakamların içinde “çalışan işsizler” yani her an işsiz kalma korkusu ile güne başlayan emekçilerden bahsedilmiyor. Ayrıca sermayenin “eksik istihdam” olarak tanımladığı, yetenekleri ve bilgileri dışındaki işlerde, düşük ücret ve haklarla çalıştırılan emekçilerden de bahseden yok.
İşsizlikten dert yandığımızda, patronlar “çalışmak isteyene iş var” diyerek işsizleri suçluyor.
Aslında patronlar işsizliği fırsata çeviriyor. Aradığı işçide alanı dışında birçok özellik istiyor. Tek ücretle birden fazla işi yaptırmanın yolunu arıyor.
AKP hükumeti 81 ilde üniversite açmakla böbürlenirken patronlar, beyaz yakalı işlere belli başlı 10 üniversiteden yetişmişleri işe alıyor. İşe alacağı kişide üniversite şartından sonra aranılan özellikler; “tercihen çeşitli yabancı diller”, “birkaç farklı kurs ve seminerlerden alınmış belgeler”, “en az 3 yıl deneyim”, “erkek adaylarda askerliğini tamamlamış olmak”, “kadın adaylarda bekâr olmak (açıkça belirtilmese de aranılan bir durum)” ve “30 yaşını aşmamış olmak”. Bu şartları sağlayan var mı diye düşünebilirsiniz. Evet, bir şekilde bu şartları sağlayan bir kesim var. Fakat bu şartları sağlamak için belli bir ekonomik güce sahip olmak gerekiyor. Bu ekonomik gücü sağlayabilen ailelerin çocukları kolejlerde, özel dil kurslarında, dershane ve özel hocaların desteği ile ODTÜ, İTÜ gibi yüksek puanlı okulları kazanabiliyor. İşe alınmak için ortalama 4 aşamadan geçen gençlerin çoğu yoksulluk sınırında veya biraz üstünde ücretle “çalışan işsiz” olarak işe başlıyor.
Bunun dışındakiler için ise iş yok! İnsanca yaşayacak ücret yok!
Dünyada en zengin 85 kişinin 3.5 milyar insana eşit geliri alıyor. Bu paraları üretime, istihdama dönüştürmektense, sincaplar gibi bir kenara saklıyor ya da emeksiz para kazanma yollarında kullanıyorlar.
Türkiye ve dünyada işsizlik işte bu durumda. İş bulabilmek ve bulduğun işte kalıcı olabilmek için bile ekonomik gücünün olması gerekli.
Kaynak bölüşümü bu şekilde devam ettikçe de insanlık için yeterli olmayacak. İnsanca yaşamak hepimizin hakkı. (01.02.2015)