ABD: Kirk cinayeti ve Trump'ın çılgınlığı

Amerika Birleşik Devletler’inde, 10 Eylül'de seyircileri önünde öldürülen Charlie Kirk cinayeti, Trump yanlıları arasında bir nefret kampanyası başlattı.

Bu aşırı sağcı militan sadece kapitalizmin savunucusu değil, aynı zamanda aşırı dindar, kadın düşmanı ve beyaz üstünlüğü savunucusu bir aşırıydı ve Amerika'nın sadece beyazlara ait olması gerektiğini savunuyordu.

Charlie Kirk'ün kışkırtıcı kampanyalarının cinayet arzusu uyandırması anlaşılabilir bir durum, ancak elbette bu tür bireysel eylemler bir çözüm değildir. Her ne olursa olsun, Washington'da iktidarda olan aşırı sağ için, tetikçinin muhafazakar bir Mormon ailesinden gelmesi ve solcu militanlarla hiçbir bağlantısı olmaması önemli değil, bu onun için “solu” terörizmle suçlamak ve seçim rakipleri olan Demokratları ve politikasını eleştiren herkesi tehdit etmek için bir fırsattır. Kirk'ün fikirlerine karşı düşmanlıklarını dile getirdikleri için işlerini kaybeden işçiler var. Kirk, artık bir şehit olarak yüceltiliyor. Muhalifleri sindirme kampanyası, göçmen işçileri terörize etme kampanyasına ekleniyor. Yaz aylarında Trump, Ulusal Muhafız ve Göçmen polisini (ICE) siyah mahallelerine göndermek veya Latin Amerika kökenli nüfusu hedef almak için görevlendirdi.

Göçmen karşıtı kampanyanın ötesinde, amaç Los Angeles, Washington ve şimdi de Chicago sakinlerini silahlı askerlerin varlığına alıştırmak. Bu askerler, silahlarını kullanmaktan çekinmiyorlar. Göçmenlik karşıtı kampanyanın ötesinde, Los Angeles, başkent Washington ve şimdi de Chicago sakinlerini, onları sindirmekten ve kışkırtmaktan çekinmeyen silahlı askerlerin varlığına alıştırmak söz konusudur.

ICE, devriye gezdiği sokaklarda rastgele ya da ihbar üzerine, yangınla mücadele eden itfaiyecileri,

köpeklerini gezdirenleri, çim biçen çalışanları, lise öğrencilerini vb. tutukladı. Bu kişiler yakınlarına haber veremeden, tutuklanmalarına itiraz edemeden, kimlik belgelerini veya hatta Amerikan vatandaşı olduklarını kanıtlayamadan, bazıları başka bir eyalete gözaltı merkezine gönderildi, hatta anında ülke dışına sınır dışı edildi.

ICE, İçişleri Bakanlığı'nın web sitesine göre, “katilleri, çeteleri, pedofilleri ve teröristleri ABD'den kovmaya yardım etmek isteyen vatansever Amerikalıları” işe alıyor. Trump'ın “en kötü yabancı suçluları” hedef aldığını iddia ettiği Chicago yakınlarında, ICE ajanları kısa süre önce çocuklarını okula bırakmış ve kontrole uymamış 38 yaşındaki bir adamı öldürdüler. Bu adam, on beş yıldır Amerika Birleşik Devletler’inde yaşayan ve çalışan Meksikalı bir aşçıydı ve suç geçmişinde sadece birkaç trafik cezası vardı...

Yargı kurumlarından bu terör kampanyasına karşı koruma beklemek boşuna olacaktır. Yüksek Mahkeme, maskeli ve silahlı ICE ajanlarının yabancı olduğu şüphelenilen kişileri tutuklamasına izin verdi. Bu kişileri nasıl tanımlayabilirler? Yargıçlardan birine göre, şüpheliler “inşaat, tarım, yeşil alan bakımı veya araba yıkama sektöründe çalışan veya çalışıyor gibi görünen herkes” dir. İşçiler, özellikle düşük ücretli olanlar, Trump yönetimindeki polisin saldırganlığının hedefinde. Ancak Charlie Kirk'ün öldürülmesi, artık ona ve arkadaşlarına, siyasi düşman olarak gördükleri herkesi tehdit etme fırsatı sunuyor.

(LO, 17.09.25)