Sinif Mucadelesi

Irak’ta savaş ve işgal

Perşembe 18 Nisan 2013

Bundan 10 yıl önce Amerikan emperyalizmi, 20 Mart 2003’te, “Irak’a özgürlük” adıyla kutsadığı, bombalı saldırıyı Bağdat’ta başlattı. Aynı gece İngiliz ve Amerikan birlikleri de karadan üzerinden Kuveyt üzerinden Irak sınırlarını aştı. Böylece özgürlük ve demokrasi vaat eden ancak sefalet ve karmaşa getiren savaş başladı.

Irak 10 sürecek olan, yarım milyon çocuğun ölümüne sebep olacak savaşa ve ambargoya maruz kalmıştı. Bahane Saddam Hüseyin diktatörüne karşı demokrasiyi korumaktı. Ancak diktatör, zaten on yıllardır emperyalist güçlerin desteğiyle ayakta duruyordu.

Saddam Hüseyin 1990 yılında Kuveyt’i işgal ederek emperyalist yöneticilere, buna cesaret edebilecek kadar güçlü olduğunu göstermek istiyordu. Oysa Amerika, sadece Irak’ı değil petrol zengini olan tüm bölgeyi yeniden düzenlemek istiyordu.

11 Eylül saldırıları da Başkan Bush’a, önce Afganistan’da ardından da Irak’ta askeri bir operasyon için gerekli imkanı vermiş oldu. Irak kitle imha silahlarına sahip olmakla suçlandı. Bu da Amerika’ya savaş başlatmak için yeterli bir bahaneydi.

Saddam rejiminin düşmesinden sonra Amerikalı yöneticiler işlerini yoluna koymak, istikrar sağlamak için gerekli devlet aygıtını kuramadı. Saddam rejiminin dayanakları, ordu ve Baas Partisiydi ve ikisi de savaş sonunda dağılmıştı. Amerikalı yöneticiler muhalefet arasında, özellikle de dinci Şii partiler arasında kendisine dayanak olabilecek seçenek aradılar. Bunun için de dinci partilerin milisleri ile Kürtler ve benzeri silahlı gruplar arasında silahlı çatışmalar yarattılar. Bu grupların her biri toplumu yönetebilmek için yerel ya da ulusal düzeyle iktidar savaşına girerek kendi çıkarlarına uygun olacak şekilde işgale karşı mücadele etti.

Grupların kendi aralarındaki mücadele özellikle (Saddam rejimi altında bir arada yaşayan) Sünnilerle Şiiler arasında gerçek bir sivil savaşa dönüştü. Başkent Bağdat, Sünni ve Şii gettolar olarak ikiye bölünmüş durumda. Çoğunluğu Sünniler olmak üzere 2 milyon insan ülke dışına 2 milyon insansa ülke içinde göçmen durumda.

Sonuç olarak 2005 yılındaki seçimlerde Şii dinci partiler, mecliste çoğunluğu elde etti. Şii Nuri El Maliki, bir hükümet kurdu ve o günden beri iktidarda. Ancak şiddetin durması bir yana artmaya devam etti.

Bugün Irak’ta Sünnilerle Şiiler derin bir şekilde ikiye bölünmüş durumda. Ülkenin kuzeyindeki Kürt bölgesi yarı bağımsızlık elde etti. Iraklı yöneticilerle otonom Kürt bölgesi arasında, ağzına kadar petrolle dolu bölgeyi kontrol edebilmek adına gerilim devam ediyor.

Amerikan birlikleri yaklaşık bir yıl önce ülkeyi terk etti. Ancak Amerikan emperyalizminin varlığı devam ediyor.

Kitlelere gelecek olursak, savaşın bedelini onların ödediğini söyleyebiliriz. Bazı değerlendirmelere göre savaş sırasında yaklaşık 1 buçuk milyon insan öldü. 7 milyon insansa göçmen durumuna düştü. Bunlara Amerikan ordusu tarafından ölüme mahkum edilen kurbanları da eklemek gerek. On yıllık savaşın sonunda Irak kitleler yalnızca umutsuz bir gelecek görüyorlar.


Ana sayfa | İletişim | Site planı | |

Site yaşamını izle tr  Site yaşamını izle Arşiv  Site yaşamını izle Arşiv 2013  Site yaşamını izle Sınıf Mücadelesi Sayı : 178 - 5 Nisan 2013  Site yaşamını izle Anma… Anma… Anma…   ?