Maden işçileri haklarını almalı
Manisa’nın Soma ilçesinde Uyar Madencilikte çalışan madenciler, Soma’daki facia sonrasında madenin kapanmasıyla işten çıkarılmış ancak kıdem ve tazminatı ödenmemişti.
Alacakları için Ankara’ya yürümek istediler. Haftalarca süren jandarma ve polisin baskı ve şiddeti ile Ankara’ya yürümesi engellenen işçilerin kararlı mücadelesi İç İşleri Bakanı Soylu’yu işçilerle iletişime geçirmeye zorladı. Çalışma bakanının hiç ortalıkta olmayıp tek söz dahi etmemesi, amacının işçilere haklarının verilmesi olmadığını anlamak için yeterli. Nitekim işçiler eylemlerini, Soylu’nun 15 Ocak 2021’e kadar süre istemesi üzerine durdurdu. Oysa 900 işçi, hakları için 7 yıldır mücadele ediyordu.
15 Ocaktan birkaç gün önce Soylu işçilerle görüştü. Soylu, işçinin kıdem ve diğer tazminat alacakları için Uyar Madencilikle görüşme yapacağını, oradan bir çözüm çıkmazsa yani patron ödemeyi kabul etmezse devletin kaynakları ile işçilere haklarının ödeneceğini; bu hafta ödemelerin nasıl yapılacağının açıklanacağını ifade etti. Böylece 15 Ocakta haklarını alacaklarmış gibi bir izlenimle evlerine dönen işçiler biraz daha oyalandı.
Bu yaşananlar düzenin gerçek yüzünü birçok yönden gösteriyor. Öncelikle patronlar, hiçbir yasa, kural tanımıyor; çünkü tazminatlar kanun gereği işten çıkışı esnasında işçiye nakit olarak ödenmeli. Bunu bir işçiye, değil 900 işçiye yaptığı halde ne mahkemeler, ne siyasetçiler, kılını kıpırdatıyor. Aksine siyasetçiler patronların önüne siper oluyor, çalışma bakanı dururken Soylu öne çıkıyor.
Başka bir şey de kaldıramadıkları kıdem tazminatı. Kıdem tazminatını uygulamada yok etmek için patronlara serbestlik tanınıyor. Hem de açık açık. Üstelik bu, güya methiyeler düzdükleri maden işçilerinin haklarına el koyarak yapılıyor.
Kıdem tazminatı işçinin ödenmemiş ücretidir. O para işçinin çalışmasıyla oluşur. Patron kasasına koyar, yıllarca istediği gibi kullanır. Bu haksız sistem yetmezmiş gibi tazminatların devlet kasasından ödenmesi, işçiden alıp tamamen patrona vermektir. Soylu bunu madencilerde ümit yaratıp oyalamak için söyledi, uğruna çalıştığı düzen daha iyi anlatılamazdı. Madenciler, haklarının devletin güvencesinde olduğunu düşünmemeli. Tüm yaşananlar işçinin değil sadece patronların çıkarının güvencede olduğunun ispatı değil mi? (30.01.21)
