Sinif Mucadelesi

Seçim tartışmaları

Salı 6 Ocak 2009

Yerel seçim tartışmaları erken başladı. Çünkü eğer burjuva politikacıların koltuk kavgaları medyayı ve gündemi işgal edemezse, emekçiler krizi, kabaran faturaları konuşacak, belki de öfkelenecek. Oysa şimdi seçmen sayısından, adayların yolsuzluklarına, kimin hangi partiye transfer olduğuna varıncaya kadar, insanın kafası şişinceye kadar laf söyleniyor.

Tabii ki, yaptığı “doğalgaz vurgunu” haklı olarak tepki gören Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in CHP adayı Karayalçın arasındaki tartışma ilk sırada.

Daha önceki hükümetlerce hazırlanan, AKP tarafından çıkarılan yasalar ve kimi yönetmeliklerle, son yıllarda özellikle Büyükşehir başta olmak üzere, belediye yönetiminin yetkisi ve bu yolla etkinliği arttırıldı.

Örneğin, karayollarının, iç hat vapur işletmelerinin belediyelere devri, gaz dağıtım şebekesinin, metro hatlarının hızla yayılması ve kültür-sanat çalışmalarının artışı, belediye yönetimlerinin kararlarının şehir sakinlerinin yaşamını daha fazla etkilemesine yol açıyor. Üstelik, belediye sınırları içinde, şehirlerde yaşayan nüfus sayısı, toplam nüfusun çoğunluğunu oluşturuyor.

Belediyelerin artan yüküne rağmen gelirleri ve çalışanları aynı oranda artmadığına ilişkin zaman zaman açıklamalar oluyor. Belediye yönetimleri bu açıklarını elbette şehir sakinlerinden çıkarıyorlar.
Ankara’da 178 dolar civarındaki sayacı 300 dolara halka satan Gökçek’in yaptığı şimdilik bunun en uç örneği. Üstelik bu ve benzer yolla toplanan paraların küçük bir kısmı, hizmetler için harcanıyor. Büyük kısmı yandaşların şirketlerine, belediye işleri ihale edilerek, bu şirketler üzerinden onların ceplerine gidiyor ya da parti işlerinde kullanılıyor. Ya da taraftarlarını güzel mevkilere getiriyorlar. Hatta büyük belediyelerde, başkanın yakın çevresi çalışmadan ücret alıyor ve buna “bankamatik” deniyor.

Bu sistem, oturmuş, yıllardır tıkır tıkır işliyor. Kim başa gelirse, insanlar değişiyor ama aynı sistemi sürdürüyor. Arada bir işi ayyuka çıkardığı için başı yanan oluyor ama sonra yine devam…

Bu nedenle belediye başkanlığı artık önemli bir kazanç kapısı. Sadece siyasi değil, doğrudan ekonomik bir kazanç kapısı. Burjuva partiler arasında şimdiden başlayan kapışma, seçim yaklaştıkça kızışacaktır.
Yerel seçim öncesi, sol cenahta da hareketlenme başladı.

Aralarında DTP, ÖDP, EMEP, TKP, Sosyalist Demokrasi Partisi (SDP), Devrimci Sosyalist İşçi Partisi (DSİP), SP, Yeşiller Partisi, Devrimci İşçi Partisi Girişimi (DİP) gibi siyasi parti, platform ve derneğin bulunduğu 24 örgüt, yerel seçimde birlikte hareket edeceklerini düzenledikleri basın toplantısıyla duyurdu.

Açıklamada, “Egemen güçler 29 Mart 2009 yerel seçimlerinde bugüne kadar uyguladıkları krizi yaratan sömürü politikalarına, piyasacı politikalarına bir kez daha onay istiyor” diyen örgütler, hedeflerini şu şekilde açıkladılar:

“Mümkün olan her il, ilçe, belde ve mahallede emekçilerin demokrasi anlayışına uygun olarak en geniş emek ve toplumsal muhalefet dinamiklerini kapsayan, oluşturduğumuz ve oluşturacağımız yerel platformlarda halkın çıkarlarını temel alan programlar çerçevesinde ortak adaylarımızı halkın katılımını içeren demokratik yöntemlerle belirleyerek, emekçilerin ve ezilenlerin alternatifini yaratmaya çalışacağız.”

Solun oluşturduğu birlik çok farklı siyasetleri içeriyor, bu nedenle çok genel sözler söylenmiş. Elbette bunların somutlanması gereklidir.
Ancak bunun da ötesinde, söylenmesi gerektiği halde söylenmeyen şey, mevcut düzen içinde, ne belediyelerden yola çıkarak ne de seçim yoluyla emekçilerin sorunlarına çözüm getirecek bir değişiklik yapmanın mümkün olmadığıdır. Büyük sözler söyleyip, gereksiz bir hayal yaratmak doğru değildir.

Kriz ortamında emekçilerin sorunlarıyla hiç ilgilenmeyen, üstünü örtmeye çalışan en sağından soluna kadar burjuva partilerin karşısında emekçilere bir şeyler söyleme imkanı sağlaması açısından seçim bir fırsattır. İşçi sınıfından yana olduğunu söyleyen örgütler hep sözde vaatte bulundu. Emekçilerin artık bu vaatlere karnı tok. Onlardan şimdi beklenen somut ve denetlenebilen önerilerdir. (03.01.09)


Ana sayfa | İletişim | Site planı | |

Site yaşamını izle tr  Site yaşamını izle Arşiv  Site yaşamını izle Arşiv 2009  Site yaşamını izle Sınıf Mücadelesi Sayı : 127 - 2 Ocak 2009  Site yaşamını izle Siyasetin Gündemi   ?