Sinif Mucadelesi

CHP’nin “adalete” yürüyüşü

Cumartesi 8 Temmuz 2017

CHP yönetimi, kendi vekillerinin ansızın tutuklanmasından sonra yaptıkları altı saati aşan toplantıda, Kılıçdaroğlu’nun “adalet” yürüyüşü kararı aldı.

Parti yönetimi o kadar çekingen ve o kadar güvensizdi ki hiç kimseye çağrı yapmadan, sadece bir kişinin yürümesi sözkonusuydu. Elbette bu kararda, yürüyüşe katılmak isteyecek kitllelerin sorumluluğunu almama rahatlığının da etkisi var.

CHP yönetimi, bir kişiyle yola çıktı ama yürüyüşçüler on binleri aştı. Onlara ek olarak şehirlerin parkları, buluşma yerleri olarak gitgide kalabalıklaşıyor. Üstelik soldan da olmak üzere farklı siyasi görüş ve kesimlerden destek artıyor.

Tüm bunlara rağmen CHP yönetimi, hala tek bir kişinin yürüyüşüymüş gibi hareket ediyor. Çünkü destekleriyle yürüyüşü büyütenleri CHP’nin arkasında toplayıp dizginlemek amacındalar.

Kılıçdaroğlu kendisine soranlara “bu daha başlangıç” diye cevap vermesine rağmen, Maltepe mitingiyle bitmesi planlanan “adalet” mücadelesinin nasıl süreceği hakkında tek söz etmedi.

AKP, vekillerin dokunulmazlığının kaldırılması için CHP ile anlaşırken belli ki HDP’li vekilleri hapsetmeyi gündeme getirmişti. Kürt düşmanlığında bir adım gerilememiş olan CHP yönetimi, AKP’ye inanmış olmalı. Üstelik anayasa oylamasında Erdoğan’ın önünü kesemediler ve meşhur kindarlığını hafife aldılar.

Eski bir gazetici olan CHP milletvekili Berberoğlu’nun “casusuluk” suçlamasıyla 25 yıl ceza alıp hemen hapse atılması, tamamen siyasi bir karar. MİT’in Suriye’deki silahlı guruplara tırlarla silah gönderdiğini gösteren fotoğrafları Cumhuriyet gazetesinde yayınlayanlar beraat etti, fotoğrafı verdiği gerekçesiyle CHP’li vekil Berberoğlu ise ceza aldı. Üstelik benzer fotoğraflar, daha öncesinde Aydınlık gazetisinde yayınlandığı halde!

Bu kararın CHP’ye, yüzlerce ceza dava dosyası hazır olan CHP’li vekillere ciddi bir tahdit olduğu çok açık. İşte bu nedenle CHP yönetimi, kitlelerin fazla itibar etmediği lafların ötesine geçmek zorunda kaldı. Sadece kendi varlığını korumak amacı taşıyor görüntüsünden kurtulmak için de “adalet” istiyor.

Kitleler her gün adalet istiyor! Ancak kitllerin istediği adalet, CHP’ninki gibi değil. CHP, düzenin meclisinden geçen kanunların uygulanmasını adil buluyor. OHAL ortamında, Erdoğan’ın şahsi yönetimindeki kararlara, uygulamalara karşı çıkıyor.

İşyerlerinde emekçilerin karşılaştığı adaletsizlikler, kanunların, mahkemelerin haksızlıkları, Kürtlere reva görülenler, daha önce de vardı. Düzenin kendisi hiç bir zaman emekçiler için Kürtler, kadınlar için adil değil. CHP’nin “adalet” isteği, bunlara karşı ileri sürülmüyor, sadece Erdoğan iktidarına karşı ileri sürülüyor.

CHP yönetimi, yürüyüşü bir mücadeleye dönüştürmek için bilerek çaba göstermiyor. Böyle bir şeyi yapabilmek için her şeyden önce nasıl bir adalet istediğini ve bunu nasıl gerçekleştireceğini açıklamak, kitleleri buna ikna etmek gerekli. Oysa bugün boş bir “adalet” lafının ardında, her kesim kendi istediğini zannederek, CHP’nin arkasında yürüyüşe yani CHP’ye destek veriyor.

CHP yönetimi her mücadeleyi sandığa gömerek mücadele etmek isteyen gençlerin moralini bozarak söndürmede başarılı oldu, ancak yakında seçim yok. Henüz mücadeleci kesimler harekete geçmemiş olsa da durum değişebilir ve onlar CHP yönetiminin moralini bozar. (03.07.17)


Ana sayfa | İletişim | Site planı | |

Site yaşamını izle tr  Site yaşamını izle Arşiv  Site yaşamını izle Arşiv 2017  Site yaşamını izle Sınıf Mücadelesi Sayı:229 7 Temmuz 2017  Site yaşamını izle Siyasetin Gündemi   ?