Sinif Mucadelesi

Metal işkolunda sözleme ve işçilerin gerçeği

Perşembe 13 Kasım 2008

Yüz binin üzerinde metal işçisini, ailelerini, sendikalı işçileri etkileyecek olan sözleşmede uyuşmazlık zaptı tutuldu. Bunun üzerine Birleşik Metal Sendikası, metal işkolundaki durumu açıklayan “Metal işçisinin gerçeği 2008–2010 grup toplu iş sözleşmeleri” isimli bir rapor açıkladı.

Raporda, geçen iki yılda metal işkolunda üretim, kâr ve istihdam artışının tırmandığı belirtiliyor. Metal işkolundaki büyüme sadece üretim artışıyla sınırlı değil, bütün olarak sektördeki sermaye büyüdü. Büyümenin önemli bir kısmı, makine ve hammadde artışıyla sağlandı. Ücretler ise oransal olarak daha az artı. Daha fazla makine ve teçhizat alımı nedeniyle sektörde çalışan işçi sayısı arttı ve buna bağlı olarak işçilerinin sömürüsü yoğunlaştı. Yeni işgücü, eskisine göre daha ucuz. Tersinden söyleyecek olura, metal sermayedarları ucuz çalışmaları şartıyla genç işçilere fabrikalarının kapılarını açtı.

Rakamlar bunu doğruluyor. 1997’de işçi başı verimlilik 100 kabul edilirse, en dip nokta olan 2001’de ortalama 96’ya düşüp, 2006’da 129’a çıktı. Kişi başı ücret ise, yine 1997 100 kabul edilirse, kriz yılı 2001’de ortalama 69, 2006’da daha da düşerek 67 oldu. Ücretin üretim masraflarında payı 1997 yılı 100 olarak alındığında 2001’de ortalama 93’e, 2006’da ise ortalama 52’ye düşmüştür.

Toplam işçi sayısı 1997’de 100 olarak alındığında, 2001’de ortalama 93 iken 2006’da 145’e çıktı. İşçi sayısı ve verimlilik artarken, hem kişi başı ücret hem de ücrete ayrılan pay azalıyor. Yani metal patronları ücretler düşük olduğu için işçi aldılar.

Metal işçileri, on yıl öncesinde göre hem daha yoksul hem de daha fazla sömürülüyor. Ücretler, 2001 krizinden sonra geriledi. İşçiler, o dönemde sürekli “kriz nedeniyle fedakarlık” öğütleri dinledi, kriz geçtikten sonra eski konumlarına dönecekleri sözü verildi. Ancak krizde kaybeden işçiler oldu ve eski günlerine dönemediler.

Ekonomik kriz yine kullanılıyor. Birkaç aylık üretim düşüşleri, başta geçici işçilere yönelik işten çıkarmalarla ve ücretsiz izin gibi uygulamalarla, metal işçileri baskı altına alınıyor.

Yüz bin işçi önemli bir güç ancak, işçiler üç sendikaya bölünmüş durumda. Her sendika kendi sözleşmesini yürütüyor. Buna bir de patronların 25 yıldan fazladır işkolunda yaygınlaştırdıkları taşeron sisteminin yarattığı bölünmeler ekleniyor. Böylece aynı işkolunda çalışan işçilerin ortak hareket etmesi engellendiği gibi, işçilerinin büyük bölümü kendi taşeronu aracılığıyla kontrol altında tutuluyor. İşçiler en temel haklarını elde edebilmek için bu düzenine karşı da mücadele etmek zorunda.

Metal işçileri taleplerinde haklı olduğunu ve patronlarda bu talepleri karşılayacak sermayenin son iki yılın birikmiş kârı ve İstihdam Paketiyle hükümetin verdiği teşvikle biriktiğini açıklayan Birleşik Metal sendikası toplusözleşme taleplerinin tüm işkolunun talepleri olması için çağrı yaptı. Ancak bunu gerçekleştirmek için çok daha fazlası gerekiyor.

Sendikanın öne çıkardığı talepler şunlar: Düşük ücretlilere iyileştirme, insanca yaşamaya yetecek ücret zammı, zammın tüm işçiler arasında dengeli dağıtılması, işe giriş ücretlerinin yükseltilmesi, resmi enflasyon oranlarının işçilerin gerçek enflasyonunu yansıtmadığı gerekçesiyle enflasyona endeksli zam yapılmaması, ücretin bir parçası kabul edilen sosyal ödemelerin erimesini durdurmak ve esnek üretime son verilmesi.

Sendikanın yaptığı hesaba göre, metal işkolunda sömürü oranı yüzde 460’tır. Bu işkolunda patronların bir yıllık kârı işçilerin 4,6 yıllık ücretlerini ödemeye yetiyor. İşçiler, çalışma sürelerinin 1 saatinde kendilerine ücret karşılığı, 4,6 saatini ise patronlara bedavaya çalışıyor. Bu çoğu işkolunda ve çoğu ülkedeki rakamlardan yüksektir.

Buna rağmen, krizi fırsat bilen patronlar, planlı ve örgütlü hareket ediyor. Metal işçilerinin de eksiği budur. Eğer işçiler, örgütlü hareket edip hakları için mücadele edebilirse, bu kriz ortamında önemli bir yol gösterici olacak. (06.11.08)


Ana sayfa | İletişim | Site planı | |

Site yaşamını izle tr  Site yaşamını izle Arşiv  Site yaşamını izle Arşiv 2008  Site yaşamını izle Sınıf Mücadelesi Sayı : 125 - 7 Kasım 2008  Site yaşamını izle Emekçinin Gündemi   ?