Sinif Mucadelesi
Rusya-Türkiye-Suriye

“Büyük koalisyona” büyük darbe

Cuma 11 Aralık 2015

İki F-16 Türk savaş uçağı, 24 kasım salı günü, bir Rus savaş uçağını Türk hava sahasını ihlal etme gerekçesiyle düşürdü. 1950’den bu yana ilk defa bir Rus veya Sovyet savaş uçağı bir NATO ordusu tarafından düşürüldü. NATO yöneticileri Türkiye ile dayanışmada olduklarını belirtti. Başkan Hollande tarafından IŞİD’e karşı oluşturulmak istenen “büyük koaslisyon” ise bu durumda doğmadan büyük tehlikeye girmiş oldu.

Bölgedeki bütün güçler, başta Türkiye olmak üzere, iki yüzlü bir siyaset izliyor. Viyana görüşmelerinde ABD, bütün bölge güçleri ile emperyalist güçleri bir araya getirerek IŞİD’e karşı mücadelede bir hedef birliği oluşturmayı başarmıştı. Ama ABD bu başarıyı bazı müteffiklerinin bileğini bükerek grçekleştirebilmişti. Çünkü Rusya’nın, Suriye’de yaptığı askeri müdahalenin ardından ortaya çıkmaya başlayan ve Suriye’deki kargaşaya karşı oluşan çözümden ne Suudi Arabistan ne Katar ne de Türkiye memnun.

Bu üç ülke, ABD ve Fransa’dan da destek alarak bölgedeki cihatçı silahlı milisleri paraca ve silah yoluyla destekleyerek güçlendirdiler ve rakipleri olan Esad rejimine karşı kullandılar. Türkiye için bu duruma ek olarak IŞİD ve diğer islamcı milisler, Kürt milislere karşı verdiği savaşta önemli bir katkı. Şunu hatırlatmakta yarar var; cumhurbaşkanı Erdoğan seçimlerin öncesinde Fransa’da yaptığı bir seçim toplantısında açıkça “terörist örgütü ezmek gerekir” şeklinde bir açıklama yaptı. Sözünü ettiği örgüt IŞİD değil PKK idi.

Suriye’de IŞİD’e karşı verilen savaşta en etkili olan askeri güçler, PKK’ya bağlı olan PYD askeri (Birleşik Demokratik Parti) güçleridir ve bu nedenle de ABD, bu güçlere destek veriyor.

Türkiye sınırına yakın olan bu askeri Kürt güçlerini yok etme olanağına sahip olmayan Erdoğan, en azından güçlenmelerini engellemek istiyor. İşte bu nedenle de Türkiye, geçen yaz aylarından itibaren, Suriye’deki Türkmenleri kullanarak o bölgede milisler oluşturuyor. Erdoğan, oluşturduğu bu milisleri kullanarak PYD’nin bölgedeki güçlerine set çekip güçlenmelerine engel olmak istiyor. Böylece de Türkiye sınırlarını “güvence altına almak için” bir tampon bölge oluşturmaya çalışıyor.

Suriye’nin Türkiye sınırına yakın bazı bölgelerin IŞİD tarafından kontrol edildiği dönemlerde Erdoğan bundan hiç rahatsız değildi. ABD ise hem Kürt milislerini hem Türkmen milislerini desteklemekten hiç rahatsız olmuyor. ABD bu nedenle yaptığı askeri hava destekleri sonucu, Suriye’nin kuzeyinde IŞİD’in denetimi altında olan iki köyün geri alınmasına katkıda bulundu.

Rusya’nın, Suriye’de yaptığı askeri müdahalenin esas amacı ise bazı bölgeleri askeri açıdan temizleyip Esad rejiminin yeniden bu bölgelere hakim olmasını sağlamak. Ancak böyle bir gelişme, Türkiye’nin bu bölgedeki oyunlarını ters düşüyor.

İşte bu ortamda Türkiye’nin bir Rus savaş uçağını düşürmesi, Rusya ile Türkiye arasındaki gerginliği tırmandırıp savaşa yol açacak mı? Şu bir gerçek ki emperyalist güçlerin Suriye’deki kargaşaya son vermek için ileri sürdükleri “siyasi çözüm” yüksek patlayıcı güce sahip bir ortam yaratıyor. Üstelik Türkiye ile Suriye arasındaki sınır bölgelerinde yaşanan kargaşa, Suriye’dekinin sadece bir parçası.

Bu arada Başkan Hollande ise büyük bir çaresizlik içerisinde Moskova, Washinton ve diğer başkentler arasında mekik dokuyarak ve diğer yandan Charles-de-Gaulle savaş gemisini bölgeye sevk ederek, IŞİD’i bitirmeye çalışıyor, ikinci sınıf emperyalist ülke olan Fransa’nın çıkarlarını savunmaya çalışıyor. Ama şunu da unutmamak gerekiyor, Fransa da tıpkı diğer emperyalist ülkeler gibi yangın çıkaran itfayiyecilere benziyor. LO (27.11.2015)


Ana sayfa | İletişim | Site planı | |

Site yaşamını izle tr  Site yaşamını izle Arşiv  Site yaşamını izle Arşiv 2015  Site yaşamını izle Sınıf Mücadelesi Sayı : 210 - 6 Aralık 2015  Site yaşamını izle Uluslararası Gündem   ?