Ana sayfa > Arşiv > Arşiv 2013 > Sınıf Mücadelesi Sayı : 181 - 5 Temmuz 2013 > Fabrikalardan... İşyerlerinden > Belediye
Hak ihlalleri sürüyor, mücadeleden başka yolumuz yok
İşveren sendika içindeki tartışmalardan yararlanarak, işyerinde keyfiyetini ve işçi haklarını geriletmeyi sürdürüyor. Bir yanda kadrolu işçilerin alacakları birikti diğer yanda taşeron işçisinin ücreti gecikiyor.
Kadrolu işçinin ikramiye ve diğer sosyal hakları sürekli geciktiriliyor. Yönetimin para yok demesi doğru değil. Herkes biliyor ki; ilçeden gelen para çok ama işçiye değil, başkanın önemsediği konulara öncelik veriliyor. Örneğin başkan, kendi siyasi çıkarları için Gezi parkı eylemlerine gizli gizli destek verdi. İstanbul’daki mitinglere işçilerin “zorunlu katılımı” dayatıldı. Belediye başkanları işçileri kendi siyasi görüşündeymiş gibi gösteriyor. Sanki işyerinde, işçinin siyaset hakkı varmış, işçinin fikrini söylemesi ve kendi görüşüne göre davranması hakkı varmış gibi!
Taşeron şirket de paraları zamanında ödemiyor. Sözde ayın ilk haftasında ödenmesi gerekiyor ama genellikle ayın 20-25’inde ödüyor. Çalışanlar bıktı. Üstelik yeni başlayanlar asgari ücretle çalıştırılıyor. Bir işçi itiraz ettiğinde “işine nasıl geliyorsa öyle yap, bizde böyle” deniyor.
Bu keyfiyete son vermenin tek yolu var. Daha önce yaptığımız gibi işçiler olarak kendimiz örgütlenerek, sendikalılaşarak, mücadele yolunu seçmeliyiz. (Bir işçi)