Sinif Mucadelesi

Hükümetin yeni planı gerçekten yeni mi?

Cumartesi 14 Nisan 2012

Başbakan, Kürt sorunu konusunda yeni bir yol izleyeceklerini açıkladı: “Terör ile mücadele terörün siyasi uzantısı ile müzakere”.

Sanki büyük laflarmış gibi hemen tartışılmaya başlandı ama bazı hükümet üyelerinin, her konuda fikri olan Bülent Arınç gibi, bu karardan haberi olmadığı da ortaya çıktı.

DTP milletvekilleri, seçildikleri ilk günden beri görüşme istiyorlar, onlarla görüşmeyen bizzat başbakanın kendisiydi. Güya gerekçesi “terör örgütüyle ilişkilerinin” olmasıydı. Hatta Irak’taki, bir zamanlar “terörist” denen bugünün Kürt yöneticileriyle görüşülüyor, Türkiye’de aynı mecliste her gün bir arada oldukları milletvekilleriyle, ya da Iraktakilerle aynı geçmişi olan sadece bugün yönetici olamayıp hapse düşen Öcalan’la görüşülmüyordu. DTP’de bir değişiklik yok, demek ki değişen, geri adım atan Erdoğan oldu.

Ancak bugün bu geri adımın fazla bir anlamı yok. Çünkü ne Kürt halkını ne de çocuklarının tabutları başında ağlayanları ikna etmiyor.

Bunca yıldır Erdoğan’ın çözüm vaatlerinden umutlanan Kürt kitleler, artık vaatten, bahaneden, kırıntıdan çok daha fazla şey istiyor. Ona verileni değil, kendi hakkını, kendi istediklerine sahip olmak istiyor.

Öte yandan cenazelerin artışı, askeri de devreden çıkarmak isteyen hükümeti “terörle mücadele”de sıkıştırıyor. Bunun için yoksul ailelere para dağıtılarak sus payı veriliyor. Aylık bağlanma, tazminat ödeme, işe alma, tedavi masraflarını devletin üstlenmesi gibi sus payları ardı ardına arttırıldı.

Tüm bunlar, tıpkı fabrikalarda, madenlerde, inşaatlarda, patronların kâr hırsı yüzünden ölen işçilere “kader” denmesi gibi çatışmada ölenlere de “şehit” denerek daha kolay geçiştirilmesine yarayacak.

Türk burjuvazisinin önemli bir kesimi, uzun süredir, Kürt sorunun barışçı yollarla çözülmesini istiyor. Çünkü büyük patronların, hem kendilerinin hem de birlikte çalıştıkları uluslararası şirketlerin, Türkiye üzerinden Kafkaslara, Ortadoğu’ya ve daha ilerisine önemli ticari bağlantıları, kâr bekledikleri büyük yatırımları var. Kürtler tam da bu bölgenin ortasında yaşıyor. Türkiye’deki Kürt sorunu, tüm bölgedeki Kürtleri şu veya bu düzeyde etkiliyor.

Bu nedenle yaşanacak bir siyasi veya silahlı çatışmalar nedeniyle olabilecek mali risk, patronların hiç de istemedikleri bir durum.

Şu veya bu düzeyde böylesi ilişkileri olan yerli ve yabancı patronları, hükümetleri ve uluslararası örgütleri de kullanarak, sorunun siyasi çözümünü, siyasi ve ekonomik olarak desteklediler. Yani bölgeye para akıtıldı, Kürt siyasetçilere düzen içinde kimi koltuklar verildi, iş yapmalarına olanak sağlandı.

Ancak bugün ekonomik kriz nedeniyle hem Türk burjuvazisinin hem de dünya burjuvazisinin kazancı daha büyük bir risk altında. Artık paylaşılacak pasta küçülüyor. Suriye gibi küçük bir ülke için bu kadar gösterişli toplantıların, pazarlıkların arkasında çıkarlar var. Tıpkı Libya’da olduğu gibi.

İşte bu nedenle Türk burjuvazisi artık eskisi kadar cömert değil.

Üstelik eskiden beri şiddet yanlısı olan kesimler daha etkili olabiliyor. Çünkü hem Irak, hem de iktidar değişimi olursa Suriye’de Kürtler daha güçlü bir konuma gelirse, Türkiye’de de güç kazacaklarını düşünen ve bunu Türk devleti için olumsuz olacağını savunanlar, daha rahat konuşuyor. Ancak tüm bunlara karşın Kürt kitleler ve önderler, artık eskisinden daha fazlasını istiyor.

Aradaki açı gün geçtikçe açılıyor. Siyasilerin her geciktirmesi, çözümü de zorlaştırmaktan başka bir sonuç yaratmıyor. Eğer ekonomik kriz Türkiye’yi hızla sarsacak olursa, Kürt kitlelerin talepleri, protestoları, mücadeleleri, krizden etkilenen kitlelerin gözünde çok daha farklı anlama gelebilir. Bu da yeniden daha gerici siyasetlere zemin oluşturabilir.

Kürt kitleler, en temel haklarını istiyorlar ve bu haklarını karşılamayan Türk devletinin bu siyaseti, ancak Kürt ve Türk emekçilerin ortak mücadeleleriyle değişebilir. (07.04.2012)


Ana sayfa | İletişim | Site planı | |

Site yaşamını izle tr  Site yaşamını izle Arşiv  Site yaşamını izle Arşiv 2012  Site yaşamını izle Sınıf Mücadelesi Sayı : 166 - 11 Nisan 2012  Site yaşamını izle Siyasetin Gündemi   ?