Ana sayfa > Arşiv > Arşiv 2010 > Sınıf Mücadelesi Sayı : 150 - 10 Aralık 2010 > Fabrikalardan... İşyerlerinden > Belediye
Sendika şube kongresi
Sendikamızın şube kongresinin yapılması için işyerimizde delege seçimleri Aralık’ta yapılacak. Şube yönetimi, kendine göre akıllı bir saçim zamanlaması yapmış.
Şubeye bağlı olan iki ilçenin kadrolu işçilerin delege seçimi birer gün ara ile yapılacak. Ama ikisi de taşeron işçilerin seçiminden sonra yapılacak. Bunun nedeni ise eğer sendika bürokratları sorunsuzca taşeron işçilerin delege listesini kazanırsa, kadrolu işçilerin listesinin çok etkisi olmayacak, olması.
Taşeron şirket, işverinin en çok etkili olduğu yer ve bürokratlar, burada işverenin gücünden yararlanıp işçiye baskı yapıp kazanmayı planlıyorlar.
Bunun için çalışmalar başladı. Gecenen 12’sinde, şube başkanı, altında sendikanın arabasıyla işyerine geldiğinde, arabanın içinde tüm işyeri birim amirleri, hepsi de sarhoş oturuyorlardı. Yani “eşeği saldım bayıra” misalı.
Şube başkanının maksadını biz işçiler biliyoruz. Bundan önceki temsilcilik seçimi ve şube kongrelerinde gördük. Bundan ötürü çok yabancı değiliz. Ama aynısını bir kez daha görmek istemiyoruz. Sonuçları işçiler için hayırla olmuyor.
Şube başkanının kendini tekrar seçtirmek için ihtiyaç duyduğu işçiler değil, işverendir. Onun için işçilerin parası ile işçilere karşı yönetim oluşturuyor. Bundan dolayı başkanla işçiler gezmiyor, işverenin birim amirleri geziyor. Onlardan destek beklediği için gönüllerini almak amacıyla yedirip içiriyor. Onları biraz akılsızlığı sonucu işyerine getirmesi de, kendisine göre, işçilere, işveren benim arkamda demek için.Ancak böylece işçilere, sendikacılık yapamayacak, işçilerin haklarını koruyacak nitelikte olmadığını bir kez daha göstermiş oldu.
İşveren de bürokratlar da bildik ayak oyunlarını sergiliyor, sergileyecek. Önemli olan işçilerin duruşu ve tavrı. Biz işçiler olarak bu işyerinde yeterli deneyim ve birikimimiz var.
Son temsilcilik seçiminde duyarlı ve sorumluluk içinde hareket edenler, işçi arkadaşların güvenini kazanmışlardı. Bunu yine yapmak hiç de zor değil. Ancak kısa vadeli, dar gurupçu anlayışlar aşılırsa bundan en bilinçli ve duyarlı işçiler kazanacak. Aynı zamanda işverene de bir ders verilir. Bir de, burada hiçbir şey değişmez, işveren kimi desteklerse o kazanır, imaji kırılır. İşçiler için iyi bir moral olur.
Tüm olumsuzluklara rağmen biz işçilere moral gerekli. Bunu sağlamak yeni bizim mücadele etmemizle gerçekleşecek. (29.11.10)
