Sinif Mucadelesi

Çocuk tecavüzcülerine devletin şefkatli eli!

Perşembe 7 Ekim 2010

Mardin’de 12 yaşındaki çocuğa, çoğu memur, muhtar, müdür yardımcısı, öğretmen, yüzbaşı, kaymakamlık yazı işleri müdürlüğü, muhtarlık bürosu, vakıflar imareti bürosu gibi yerlerde, defalarca tecavüz eden 31 kişinin davası, 6 yıl sonra sonuçlandı.

Mahkeme sanıklara "zorla alıkoyma" suçundan hiç ceza vermedi, "ırza geçme" suçundan ise "çocuğun rızası bulunduğu" bahanesiyle en düşük cezayı verdi. Tümü tutuksuz yargılanan 33 sanıktan 28’i 1 yıl 8 ay (alt sınır 3 yıldan başlar) ile 9 yıl arasında değişen hapis cezalarına çarptırıldı. Dört sanık beraat etti.

Uzman bir doktor, "cinsel istismarda, 15 yaşından küçük çocukların rızasından söz edilemez. Bu yaşta cinsel istismara uğrayan bir çocuğun buna karşı çıkması imkânsızdır. Yaşadığı şeyin aslında ne olduğunun farkında değildir" açıklaması yaptı. Ama tecavüzcüler, devlet görevlisi ve sözde “önemli” erkekler olunca, çocuğa şefkat gösterilmiyor, tersi oluyor. Çünkü suçlular, aynı zamanda güçlü de.

Bu olayın yankıları sürerken bir dava da Siirt’te başladı. İlköğretim okulu öğrencisi dört kız çocuğuna cinsel istismarda bulundukları iddiasıyla haklarında dava açılan 18’i tutuklu, 1’i firari 35 kişinin yargılanmasına başlandı.

Bu davada da geleceği tahmin etmek zor değil. Çünkü daha ilk duruşmaya, suçlanan 35 “önemli” kişiyi savunmak için 50’yi aşkın avukat katıldı. İlk protesto gösterisi ise mahkeme binasına yürüyen DTP’liler tarafından yapıldı.

Benzer bir dava da Bursa’da yılardır sürüyor. 14 yaşındaki bir çocuğa cinsel istismarda bulunmaktan yargılanan, 77 yaşındaki Vakit gazetesi yazarı Hüseyin Üzmez’e verilen 13 yıl ceza kararı, bir bahane ile Yargıtay’ca bozuldu. Yargılama sonunda 15 yıl verilen cezası “iyi halden” 13 yıla indirilirken, Üzmez’i, şemsiye fırlatarak protesto eden bir feminist hakkında ise 15 yıl hapis istemiyle dava açıldı. Bu davada da önce “kız çocuğunun istismardan zarar görmediğine” dair adli tıp raporu düzenlenmiş, kadın örgütlerinin tepkisiyle yeniden adlı tıp raporu çıkarılmıştı.

Aile içi şiddet olaylarında, namus cinayetlerinde, kadınlara ve çocuklara yöneilk cinsel istismar ve saldırı suçlarında, çocukların ve kadınların mağduriyeti yargılama sırasında da sürüyor. Yargılama uzun sürüyor, yargılama sırasında mağdur ediliyorlar, medya çocukların ve kadının haklarına saygı göstermiyor, cezalar adil değil.

Çocuklara ve kadınlara yönelik cinsel saldırılar, toplumdaki kadınlara yönelik gerici önyargı ve fikirlerin bir sonucu. Yasalar hem bu konuda yetersiz hem de yasaları uygulaması gereken görevliler, bu suçları işleyip affedilince, durum daha da vahimleşiyor. Cinsiyetçi gericilik, dini gericillik ve yoksulluktan besleniyor ve toplumu çürütüyor. Bu nedenle gericilikle mücadele etmek gerekiyor. (01.10.10)


Ana sayfa | İletişim | Site planı | |

Site yaşamını izle tr  Site yaşamını izle Arşiv  Site yaşamını izle Arşiv 2010  Site yaşamını izle Sınıf Mücadelesi Sayı : 148 - 1 Ekim 2010  Site yaşamını izle Emekçinin Gündemi   ?