Avrupa Birliği : Kitlelere sopa, maliyecilere psikoloji
Avrupa Birliği yöneticileri, diğer ülkelere sıçramadan ve dünya mali sistemini tehdit etmeden önce, Yunan kamu maliyesine karşı yürütülen vurgunu önlemek için bir araya geldiler. Yunan hükümetinin, krizin faturasını kitlelere ödetmeyi istemesini beğenip onayladılar, hatta gerekirse daha da ileri gitmesini önerdiler. Ancak Merkel ve Sarkozy, belirsiz güvencelerle yetinerek, hiçbir somut mali önlemler almadılar. Yunan başbakanı verilen mesajı çok iyi kavradı ve kendisine yapılan «psikolojik» yardıma teşekkür etti.
Sarkozy, Merkel ve diğerleri için, krizin sorumlusu, «hile» yapan Yunan hükümetidir. Oysa Fransa ve Almanya’nın bütçe açığı ve borcu, bir bakıma Yunanistan’ınkinden çok daha fazla.
Güçlü devletlerin faziletli yöneticileri, Yunan bakanları “borç gizlemekle” suçluyor. Çünkü Yunan devletinin, saygıdeğer ve zengin bir Amerikan bankasına olan 300 milyon avro gibi önemsiz miktardaki borcun bir kısmını geçici bir süre bütçeden çıkaracak yasal bir hile icat ettiği ortaya çıktı. Böyle bir şeyin Fransız ya da Alman devletlerinin hesaplarında olmadığını söylemek tedbirsizlik olur ve büyük mali şirketlerin hesaplarının benzerleriyle dolu olduğu kesin.
Yunan devletine, derhal ödemesi için 18 milyar avro, yıl içinde de borçlarını kapatması için 53 milyar avro gerektiği için, derhal kitleleri sıkarak para toplaması söylendi.
Mali sermayenin yöneticileri entrikalarının felaket doğurabileceğini biliyorlar. İspanya’nın iflası üzerine bahse tutuşmadan önce Yunanistan’ın iflası üzerine, hatta avro bölgesinin parçalanması ve dünya krizinin yeniden büyümesi üzerine de bahse giriyorlar. Kâr hemen ve çok büyük boyutlarda olunca onlar için çok az şey önemli.
Sarkozy, Merkel ve diğerleri için mali sistemi “iyileştirmesi” demek, bir domuz ağılını, içindeki domuzları çıkarmadan şirin bir dağ evine dönüştürmeyi savunmak anlamına geliyor.
