Sinif Mucadelesi
Laf çok, tek iş yok!

Kürt sorunun çözümü bu düzenin dolambaçlı yolarında değil, sınıf mücadelesinde!

Perşembe 15 Ekim 2009

“Ulusa sesleniş” konuşması yapan başbakan, bu yıl okullara kaç tuvalet yaptıklarını bile ayrıntısıyla anlattı ama en önemli konu olduğunu söylediği “demokratik açılım” ili ilgili tek bir düzenleme ya da uygulama yapılmadı. Hükümet, daha ordunun operasyonlarını durdurmadı. 12 yaşında bir çocuk, askerlerin attığı havan topuyla öldürüldü. Utanmaz generaller, hemen reddettiler. Zaten bu güne kadar neyi kabul ettiler ki! Hükümet, göz göre devam eden ölümleri bile durdurmuyor!
Yapılan sadece şudur; her görüş ve öneri medyada tartışmaya açılıyor. Siyasi partiler, siyaset yapma anlayışları gereği, kendileri daha iyi bir şey önermedikleri halde, hangisinin olumlu olup olmadığına bakmadan, hepsine bir gerekçe bulup karşı çıkıyor.

Aslında bu hükümetin bilinçli bir siyaseti; öneriler böylece tartıştırılıyor ve hükümet, hangisinin ne tepki aldığını görüyor.

Tüm bunlar saçma. Ne hükümet ne diğer siyasi partiler ne de devlet yönetimi, görüşlerini, önerilerini tam ve anlaşılır biçimde açıklamıyor. Yöneticiler, Amerikan yönetimi ile Avrupa Birliği yöneticileri, Irak, Suriye yönetimleri ile görüşüyor, çocuklarını, evlerini, geçimlerini kaybeden, acıları yaşan Kürt ve Türk kitlelerle görüşülmüyor. Yöneticiler, kitlelerin kendi yaşamları ve gelecekleri ile ilgili kararların alınmasına katılmasını, hatta en küçük bir katkıda bulunmasını bile imkan vermiyor. Çünkü kitleler, kendi istediklerini yaparlarsa, bu onların, yani bugün sözü geçenlerin planlarına hiç de uygun olmayacak.

Elbette ki Kürt kitleler, bunca yıldır yaşadıkları katliamların, dışlanmanın, yoksulluğun ve tüm acıların sonucunda, Kürtçe yayın, alfabeye birkaç harf eklenmesi, üniversitede Kürtçenin araştırılması, Kürtçe kültür, sanat faaliyetlerinin serbest kalması ile yetinmek istemeyecek. Oysa hükümetin yapmak istediği “açılım”, tartışmaya açılan önerilerde görüldüğü gibi şimdilik sadece bunları kapsıyor. Elbette bunlar gerekli ve hemen yapılmalı. Ancak, bunlar Kürt emekçi ve yoksulların değil, küçük bir kesim olan orta sınıfların ilgilenebileceği, önemsediği konular.

Kürt kitleler, şehirlerin etrafında gecekondularda, mezra ve köylerde zor şartlarda yaşıyor. Onların gerçek sorunları; işsizlik, yoksulluk, devlet zoru, ayırımcılık; tartışmaya açılan bu önerilerin hiç biriyle bitmez.

Başbakan, “demokratik açılım” genişletti. Herkesle barışıyo-ruz; Ermenistan, Suriye, Irak, Yunanistan bizim dostumuz, o halde başbakanın, “abartılıyor, tutarı 1.3 milyar dolar” dediği füzeler kime karşı kullanılacak? Askere operasyon izni veren tezkere neden uzatılacak? Bu, açık ki generallere susmaları için verilen bir rüşvet. Üstelik hükümetin de işine yarıyor. Savaş çığırtkanlığı yapan milliyetçilere, ordumuzun önünü açtık, terörle savaşıyoruz diyorlar diğer yanda işte bu kanı durdurmak istiyoruz. Oysa, hükümetin tek bir emri ile ordu bölgeden geri çekilebilir ve ölümler sonu erebilir. Bu, çok gerekli ama yapılmıyor.

Bu güne kadar ortaya atılan, ileri sürülen öneriler çok yetersiz ve üstelik bazıları sadece hükümetin kararıyla uygulanabilecek olsa da bu yönde hiçbir adım atılmadı. Kürt sorunun çözümü yönünde yapılacak her düzenleme, desteği hak ediyor. Ancak bu düzende yapılacak her şey, bu düzenin “hak, adalet” anlayışına uygun olarak yapılacak. Evet, şimdikinden farklı olacak ama hepsi, bu düzende asıl söz sahibi olan sermayenin güncel çıkarlarına göre biçimlenecek. Bu düzenin hak anlayışı, patronun işçisi üzerindeki hakkı, adaleti paranın haklı olduğudur.

Böyle bir düzende değişikle, alt basamaklardan bir kaçını tırmanmış olanlar biraz daha eşit olanaklara ulaşabilir. Ancak milyonlarca emekçi, milliyeti ne olursa olsun, en aşağıda kalmaya zorlanmaya devam edecek. İşti bu nedenle bizler, Kürt halkının tüm haklara kavuşması, sorunlarının çözümüne ulaşmasının ancak sınıf mücadelesiyle mümkün olduğuna inanıyoruz. (02.10.09)


Ana sayfa | İletişim | Site planı | |

Site yaşamını izle tr  Site yaşamını izle Arşiv  Site yaşamını izle Arşiv 2009  Site yaşamını izle Sınıf Mücadelesi Sayı : 136 - 2 Ekim 2009  Site yaşamını izle Başyazı   ?