Sinif Mucadelesi

Uyuşturucu: Türkiye’de egemenlik ve sömürü aracı

Çarşamba 23 Ekim 2024

Erdoğan, partisi AKP ve hükükümetinin iktidara geldiği ilk andan beri kitleleri kıskıvrak bağlamak, egemenliği altına almak için yaptığı anayasa değişikliği, laikliğin, meclisin ortadan kaldırılması, hukukun bağımsızlığının yok edilmesi, cahil, sorgulamayan, düşünmeyen sadece itaat eden nesiller yaratmak üzere eğitim sisteminin ve halkı yalanlarla uyutmak üzere medyanın ele geçirilmesi gibi yöntemlerin yanında, kullandıkları en etkili yöntemlerden bir diğeri de ülkeyi uyuşturu batağına saplamak ve insanları da uyuşturucu baronlarının pençelerine, onların insafına bırakmak oldu.

Türkiye’de uyuşturucu sorunu geçmişte de vardı, her zaman varoldu ve bu gidişle gelecekte de varolacak. Ama bunun etkilerini azaltmak, trafığini ve kitleler üzerindeki olumsuz etkilerini en aza indirmek olanaklı. Bu yöneticilerin istek, irade ve ciddi mücadelelerine bağlı. Türkiye’deki verilere bakıldığında bu ciddi mücaleden bir iz görülemediği gibi, uyuşturucu alım satımı ve kullanımı yaygınlaşıyor. Uyuşturucu kullanma yaşının 10, 11 gibi çok genç yaşlara kadar indiği, çocuklar ve gençler arasında giderek daha da yaygınlaştığı görülüyor. Türkiye’nin geleceği zehirleniyor

Üstelik bu maddeleri yayan örgütlenmelere çevrelere, çetelere göz yumuluyor. Ülke uyuşturucu baronlarının cenneti haline dönüşüyor, tanındıkları, yerleri bilindiği halde bu baronlara hiçbir şey yapılmıyor, dokunulmuyor, ellerini kollarını sallayak geziyorlar.

Birleşmiş Milletler (BM) Uyuşturucu Kontrol Kurulu’nun (INCB) 2023 yılı raporu metamfetamin kaçakçılığında artış olduğunu ortaya koyuyor. Bunun nedeni, bu uyuşturucunun, piyasada morfın, kokain, eroin gibi diğer uyuşturuculara göre, daha ucuz fiyatlarla ve kolayca bulunabiliyor olması.

Avrupa Uyuşturucu ve Uyarıcı Bağımlılığı İzleme Merkezi’nin, 2024 yılının Mart ayında, Avrupa Birliği (AB) Uyuşturucu Piyasaları Raporu’nda açıklanan verilere göre, Türkiye’de yine 2023 yılında metamfetaminin yanı sıra ele geçirilen eroin miktarındaki artışın çok büyük boyutlara ulaştığı belirtiliyor. Raporda AB devletlerinde 9 buçuk ton eroin ele geçirilirken, aynı yıl Türkiyede ele geçirilen eroin miktarının 22,2 ton olduğu ifade ediliyor. Aynı raporda, eroin ticareti konusunda Türkiye merkezli suç şebekelerinin hakimiyetinin devam ettiği de ifade ediliyor. Rapordan yapılan bir alıntıya göre, Avrupa’da kullanılan eroinin ana kaynağı Afganistan, ancak eroinin AB ülkelerine ulaştırılmasında Türkiye hâlâ önemli bir geçiş noktası oluşturuyor.

Raporda yer alan bilgilere göre AB’ye yönelik eroin kaçakçılığı giderek artan oranda deniz yollarına, konteyner trafiğine ve Türkiye’den kalkan feribotlara dayanıyor.

Aslında Erdoğan ve hükümeti isteseler, uyuşturucunun bu denli yayılmasına dur diyebilirler, en azından kontrol altına alabilirler. Ancak bu yapılmıyor hatta aksine gençlik bilinçli bir biçimde bu uyuşturucu baronlarına yem ediliyor. Çünkü egemen güçler geçmişteki ve diğer ülkelerdeki deneyimlerden yola çıkarak, düşünen, sorgulayan, dinamik bir gençliğin ne anlama geldiğini, nelere mal olabileceğini çok çok iyi biliyor ve itaat edecek uyuşturulmuş, uyutulmuş beyinleri tercih ediyor. Ayrıca varolan durumu korumakla bir taşla iki kuş vurmuş oluyorlar. Hem beyinleri uyuşturup isyan, başkaldırı tehlikesini ortadan kaldırıyorlar, hem de piyasada uyuştutucudan elde edilmiş sorgusuz sualsiz, kontrolsuz, vergisiz, milyonlarca hatta milyarlarca para dolaşıyor.

Geleceğimizin daha fazla kirletilmesine izin vermememiz ve bu uyuşturucu tüccarlarını, baronlarını, onu yayan şebekeleri, bu ticarete göz yuman, koruyup besleyen hükümet ve devlet güçleriyle birlikte, tarihin çöplüğüne göndermek gerekiyor.

(13.10.24)


Ana sayfa | İletişim | Site planı | |

Site yaşamını izle tr  Site yaşamını izle Sınıf Mücadelesi, Sayı : 306, 10 Ekim 2024  Site yaşamını izle 6 Güncel... Güncel... Güncel...   ?