Ana sayfa > Sınıf Mücadelesi, Sayı : 305, 11 Eylül 2024 > 1 BAŞYAZI : İşte 22 yıllık Erdoğan ve AKP iktidarının (...)
İşte 22 yıllık Erdoğan ve AKP iktidarının bilançosu
Cumhurbaşkanı Erdoğan yasak, baskı ve yoksulluk döneminin geride kaldığını iddia ederek «Bu toprakların emanetçisiyiz» diyor.
22 yılda ülkeyi krizlere sokan, insan haklarından ekonomiye, sosyal yaşamdan yargıya dek tüm alanlarda uçuruma sürükleyen iktidar, ne yaparsa tam tersini söylemeye devam ediyor. Bu arada, patronların ve yakınlarının kasalarını doldurmayı da unutmuyor, ihmal etmiyor.
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bitlis’te toplu açılış töreninde yaptığı konuşmada, yasakların, baskıların, yokluk ve yoksullukların olduğu eski günlerin artık bir daha gelmemek üzere geride kaldığını iddia ederek, «Eski Türkiye artık tamamen geride kalmıştır» dedi. «Zorlu mücadeleler neticesinde, çok ağır bedeller ödeyerek elde ettiğimiz kazanımlarımızı kimsenin elimizden almasına müsaade etmeyeceğiz» diyen Erdoğan, şunları ekledi : «Belini kırdığımız, nefesini kestiğimiz, sınır-larımız içinde artık kıpırdayamaz hale getirdiğimiz terör tehdidinin tekrar hortlatılmasına izin vermeyiz. Hukuk ve demokrasi içinde, anayasal zeminde (??!!) şehirlerimize hizmet için çalışanlarla herhangi bir sorunumuz yoktur ve olamaz. Ama eski günleri özleyenlere, çatışmayı, terörü, gerilimi, şiddeti, baskıyı özleyenlere, bizi eski karanlık günlere tekrar çekmek isteyenlere ise asla eyvallah etmeyiz.»
İktidar, Türkiye’yi adeta bir suç ve mafya cennetine çevirdi. Öyle ki Türkiye, 2023 yılının Küresel Organize Suçlar Endeksi’nde Avrupa’da birinci sırada, dünyada üçüncü sırada yer aldı. İlk kez 2 defa olmak üzere gri listeye girdi. AKP, yarattığı kirli ekonomik düzende kirli siyasi bağlantılarıyla Türkiye’yi yolsuzlukla anılan bir ülke haline getirdi. Türkiye, 2023 yılının yolsuzluk endeksinde, 180 ülke arasında, 115’inci sırada yer aldı. Yani kısacası Türkiye, uluslararası planda aranan suçluların, dolandırıcıların, para aklayıcılarının, uyuşturucu baronlarının cenneti haline geldi.
Türkiye ayrıca, Dünya Demokrasi Endeksi’ne göre demokrasisi olmayan ülkeler arasında 103’üncü sırada yer aldı. AKP, Türkiye’yi bir basın hapishanesine çevirdi. Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’nde 180 ülke arasında 165’inci sırada, Hukukun Üstünlüğü Endeksi’ne göre 142 ülke arasında 117’nci sırada, 2023 Dünya Vergi Eşitsizliği Endeksi’ne göre ise 161 ülke arasında 114’üncü sırada yer aldı. AKP liyakatı yoketti, 5 hatta bazan daha da fazla ayrı maaş alan kendi eski milletvekillerini, akrabalarını, yandaşlarını kamu görevlisi olarak atadı. 23 yılda Telekom, Türk Telekom, PETKİM, TÜPRAŞ, TEKEL gibi işletmelerle birlikte, şeker, demir-çelik fabrikalarını ve limanları sattı. Geçmişte FETÖ, bugünse Menzil ve benzeri birçok yapılanma, devlette yeraldı, yer alıyor. Tarikatlar bu ülkede hukukun, adaletin, laikliğin, cumhu-riyetin üzerinde bir yere koyuldu. Cumhuriyet fiilen ortadan kaldırıldı. Bu liste daha da uzatılabilir!
Erdoğan iktidarının 22 yılda Türkiye’yi içine soktuğu karanlık tabloyu hatırlatmakda yarar var. İktidarın ülkeye verdiği en büyük zararlardan biri ekonomide gerçekleşti. AKP iktidara geldiğinde 1 dolar 1,61 TL idi, bugünse 35 lirayı zorluyor. İşin en komik tarafı ise, BDDK (Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu) tarafından, «dolar 10 lira olacak» diyen, aralarında Selçuk Geçer, Mustafa Sönmez gibi bazı ekonomistlerin, Erk Acerer gibi gazatecilerin, Merkez Bankası Eski Başkanı Rüştü Saracoğlu’nun da bulunduğu 26 kişi hakkında suç duyurusunda bulunuldu. Bu insanların yargılandığı anda dolar 14 lirayı bulmuştu bile.
Kitleler geçim sıkıntısıyla boğuşurken, asgari ücrete yapılan zam, daha halkın cebine girmeden eridi. Marketler, yüksek enflasyon nedeniyle neredeyse her gün fiyatlar değiştiğinden, ürünlere etiket yetiştirmekte zorlanır hale geldiler. Halkın beli ağır vergilerle iyice büküldü. Geçim sıkıntısıyla boğuşan milyonlar temel gıda ihtiyaçlarını dahi karşılayamaz hale geldiler. Türk-İş’in açıkladığı son verilere göre açlık sınırı 19 bin 271 TL’ye ve yoksulluk sınırı ise 62 bin 772 TL’ye yükseldi.
Kredi borçları, icra dosyaları kat kat arttı. 2002 yılındaki toplam icra dosya sayısı 6 milyonken, bugün 23 milyona ulaşmış bulunuyor. Enflasyon da tırmandı. 2002’de yüzde 29 olan enflasyon, bugün TÜİK’e göre yüzde 71.6, ancak ENAG’a göre yüzde 113 olarak gerçekleşti. 2002 yılında 25 kuruş olan ekmek bugün 10 lira, o zamanlar dana etinin kilosu 9 lirayken, bugün 600 lira civarında.
AKP iktidarının yaptığı tüm tahribatlara karşı tepkiler her geçen gün daha da artıyor : bu, işçi sınıfının fabrikalardaki artan tepkileriyle de görülüyor. Üç büyük konfederasyon da, tabandan gelen tepkilerden dolayı eylemler düzenlemek zorunda kalıyorlar. Tabii ki onların yaptıkları göz boyamak.
İşçi sınıfı geçmişteki eylemlerini, örneğin 15-16 Haziran 1970 mücadele deneyimini hatırlayarak; seçim vaatlerine kanmadan, üretimden gelen gücünü kullanmalı. «Hak verilmez alınır!»
(29.08.24)