Afganistan : Birçok savaş ağası arasında bir tanesi
Amerikan The New York Times gazetesi, «ABD Afganistan’da adam kaçırma, işkence ve cinayetleri nasıl destekledi?» başlıklı bir araştırmada, bu ülkenin yirmi yıl boyunca emperyalist ordular tarafından işgal edilmesi konusunu aydınlatıyor.
Kandahar şehri ve çevresindeki bölge, yaklaşık on beş yıl boyunca önce milis, sonra polis şefi ve son olarak da general olan Abdul Razık’ın kontrolü altındaydı. Amerikalı gazeteciler kısa bir süre önce, şimdi Afganistan’ın geri kalanı gibi Taliban tarafından yönetilen bu bölgeyi gezdiler ve Razık gibi savaş ağalarının yönetimi altında bunu yapamadıklarını söylediler. Büyük olasılıkla Razık’ın emriyle ve bazen de bizzat kendisi tarafından işlenen işkence ve cinayetlerle sonuçlanan bir ila iki bin arasında kayıp vakası tespit ettiler.
Amerikan gazetesine göre Razık «Amerika’nın canavarı» idi. Afganistan’daki NATO kuvvetlerinin başındaki General Miller onu «büyük dostum» olarak nitelendirdi ve 2018 yılında kendi koruması tarafından öldürüldüğünde yanındaydı. Amerikan işgal güçleri Talibanlar’la savaşmak için bu diktatöre ve onun estirdiği teröre bel bağlamıştı. Bugün bir Özel Kuvvetler albayı «Razık’ı biz yarattık» diyor, tıpkı bir nesil önceki seleflerinin Usame Bin Ladin’i yarattığı gibi. Ve hepsi de yarattıklarının suistimallerinin gayet farkında.
Kandahar’ın bir önceki polis şefi 2011’de suikasta kurban gittiğinde, ABD güçleri, adam kaçırma ve kaybolma olaylarının yanı sıra yolsuzluklardan da sorumlu olduğu söylenen Razık’ı soruşturdu. Subaylarından birine göre, «onu kullanmalı mıyız yoksa hapse mi atmalıyız konusunda çok tartışma oldu». Amerikan ordusu onu bu eyaletteki polisin başına getirmeyi seçti ama yakalanan Talibanlar’ı ona teslim etmeyi durdurdu çünkü Razık onları hapse atmak yerine sürekli öldürüyordu. Pek çok subay Razık gibi adamlarla, Taliban isyanının yenilebileceğini düşünüyordu.
Aslında, Razık’ın suistimalleri, yakınlarını kaybeden Afganlıların, böylesine kana susamış bir savaş ağasından kurtulmak için her şeyi göze almalarına neden oldu. Talibanlar böylece 2021 yılında iktidara dönüşlerini bu duygulara dayandırabilirler.
2015 yılına kadar Afganistan’a asker gönderen Fransa da dahil olmak üzere, Batılı devletlerin liderleri tarafından, yirmi yıl boyunca tekrarlanan Afganistan’da insan haklarına saygılı bir demokrasi kurma vaatleri, bir maskeden, bir yalandan başka bir şey değil. Çünkü batılı eşperyalist devletlerin, teröre dayalı egemenliklerini sürdürmrk için bu göreve uygun uşaklara ihtiyaçları var.
(29.05.24)