Sinif Mucadelesi

İşsizlik ve pahalılığına karşı işçi sınıfının mücadelesi gerekli

Pazar 18 Aralık 2022

Kapitalizmin iki illeti işsizlık ve hayat pahalılığı, hükümetin emriyle resmi rakamlarda düşmeye başladı. Gerçekte peynir etten daha pahalı; bol keseden verilen ücret artışı, fıyatlara yetişemiyor, işçi sınıfının yaşamını her geçen gün daha fazla zorlaştırıyor.

İktidar, hiç bir çözümünün olmadığı sorunları yok sayıyor. İran’daki başta olmak üzere iktirda kalmak için halkına ateş açan dünyanın tüm diğer zalim iktidarları gibi dış güçlere bağlıyor. EYT ve sözleşmelilere yaptıkları gibi bazen aydan aya, bazen de yıldan yıla, hatta hiç gelmeyen zamana ertelenen çözüm vaatleri, gururu okşayan mutlu yıllar, yüzyıllar anlatılıyor.

Muhalefet partilerinin söylediği de farklı değil; onlar daha yakın tarihler, daha gösterişli toplantılarda daha gösterişli çözümler sıralıyor.

Erdoğan’ın hiç bir çözümü yok, aslında ekonomik ve sosyal durum, iktidarda kalmasını sağladığı sürece onun için bir sorun değil. Zeten tüm iktidarı boyunca patronlara hizmet etti, işçi sınıfının satın alma gücünü arttırmadı, Kürt sorunu, her gün en az bir kadının öldürülmesi, hiç bir sorunda çözüm sağlamadı. Borçlanma yoluyla arttırılan satın alma gücü, patronlara tüketim yapan yeterli büyüklükte bir pazar sağlamak içindi.

İşçi sınıfı her zaman en zorunu yaşıyor ancak şimdi, en küçük ve geri teknoloji kullanan işyerlerinde çalışanlardan başlayarak patronların dayattığı şartlar çok daha zor. Üstelik bu şartlarda bile iş bulmak, karşılığında verilen ücretle geçinmek mümkün değil. Krizin sonraki aşaması, iflaslar ya da kârı korumak için işten çıkarmanın hızlanışı olacak.

Muhalefet, seçimi bekleyin, çözeceğiz diyor. Herkes, altı ay sonra durumun daha kötü olacağını, işsizlik ve pahalılığın daha fazla artacağını açıklıyor. İşçi sınıfı niye beklesin? Dünyanın neresinde bekleyerek hak alındı? Dünyanın her köşesinde işçi sınıfı, kitleler, sorunlarının çözümü için ses yükseltiyor. Diktatörlük var denen Çin’de bile iktidara geri adım attırıldı. Hadi Erdoğan diktatör, kitlelerin kendi sorunu için mücadele etmesi demokrtik hak değil mi, muhalefet neden sadece kendine demokrat?

Erdoğan kadar muhalefettekiler de işçi sınıfının sorunlarının çözümü için harekete geçmesini, kendisi için en uygun çözümleri ileri sürüp dayatmak için örgütlenmesini, birleşip mücadele etmesini istemiyor. Çünkü onların temel sorunu, tıkanan patronların kâr çarkını işler hale getirmek, işçi sınıfının sorunu ise sürekli olarak işsizlik ve pahalılık üreten bu düzenin kendisidir. 12 Eylül 1980 darbesiyle işçi sınıfının satın alma gücü milli gelir içinde %15 civarına indirilmişti. Kamu ve özelde sendikalı işçiler, 1989 Bahar Eylemleri ile %300, iki yıl sonra %150’nin üstünde ücret zammı alarak, tüm işçi sınıfını ücretini yükselmesini sağladılar. Doğrudan Erdoğan iktidarına geri adım attıran TEKEL işçileri oldu. Onlar sayesinde iş kanununda değişiklik yapıldı, işçiler hak aldı.

İşte yeniden böyle mücadeleler gerekli. Sadece iktidara karşı değil, patronların gözüne girmeye uğraşan muhalefete karşı da işçi sınıfının taleplerini ve gücünü göstermesi için gerekli. (05.12.22)


Ana sayfa | İletişim | Site planı | |

Site yaşamını izle tr  Site yaşamını izle Arşiv  Site yaşamını izle Arşiv 2022  Site yaşamını izle Sınıf Mücadelesi Sayı: 286 - 6 Aralık 2022  Site yaşamını izle Başyazı   ?