Ana sayfa > Arşiv > Arşiv 2008 > Sınıf Mücadelesi Sayı : 116 - 1 şubat 2008 > Fabrikalardan ... İşyerlerinden > Belediye
Herkes bildiğini okuyor sonuç nereye varacak?
Üçüncü toplusözleşme dönemindeyiz. Sözde "Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu" DİSK’e bağlı Genel İş İstanbul 3 Nolu Şubesi yöneticileri hiç kimseye danışmadan kendi kafalarına göre sözleşme taslağı yaparak patrona sundu. Hiçbir işçi taslağı görmüş değil. Sendika işyerinde patronun gücüyle örgütlenmişti. Bundan dolayı patrona diyet borcunu daha ödemiş değil. Bu sözleşmede de ödemeye devam edecek.
İşçiler durumu kendi aralarında tartışarak rahatsızlıklarını dillendiriyor. Ancak sendikanın seslerini duymasını istemiyorlar. Çünkü sorun sendikaya gittiğinde karşılığı çalışma koşullarının daha da ağırlaştırılması veya sürgün oluyor.
Patron işçileri sindirerek sözleşmeyi ucuza kapatmak ve tepkiler en aza indirmek istiyor. Bazı işçi ise, temsilcilik hesabı yaptığı için yönetimle uzlaşma yolunu arıyor. Sanki yönetici olduklarında sorunlar birden çözülecek. Oysa bu konuda aksini gösteren yeterince geçmiş deneyim var. Bazı işçiler ise, her şeyin patronun kontrolü altında olduğunu, patronun işçiyi mağdur etmeyeceğini söyleyip kendilerini rahatlatıyorlar.
Bizim için önemli olan işçinin isteğidir. Bu nedenle sorunlarına ilgili işçinin güvenini kazanacak bilinçli işçiler birlikte çalışmalıyız. Bunu toplusözleşmeyi ve çalışma koşullarını işçiler arasında tartışma konusu yaparak gündemde tutmak için çok çalışmamız gerekiyor. (Bir işçi)
