Sinif Mucadelesi

Başkanlık seçim kampanyası ve popülist demagoji

Cumartesi 2 Nisan 2016

Bundan 7 yıl önce Barack Obama, bir çok ümitle başkan seçilmiş olsa da, işçi sınıfının durumu giderek daha da kötüleşti. 2008-2009 krizinden öncesine göre işi olanların sayısında azalma yaşandı.
Zenginler ile yoksullar arasındaki uçurum giderek daha da büyüdü. Kitleler arasındaki borçlu sayısı giderek daha da arttı… Kamu hizmetleri, eğitim hizmetleri içler acısı…

İşte 2016 Başkanlık seçim kampanyası bu ortamda başladı.
Ocak ayında başlayan ilk aşama, Jeb Bush gibi geleneksel adaylara karşı büyük güvensizlik ile başladı.
Donald Trump, en başından beri Cumhuriyetçi Parti aday adayları arasında göçmenlere, kadınlara, Müslümanlara ve hatta diğer ülkelere karşı kullandığı saçma ve kindar ifadelerle dikkatleri üzerine çekti. Cumhuriyetçi Parti ileri gelenleri Trump’u teşhir ederek, onu ırkçı, kadın düşmanı olarak suçlayıp, ABD’nin dış siyaseti için tehlikeli, iflas etmiş bir işadamı ve de aptal birisi olarak teşhir ettiler. Tüm bunlar çok doğru ve hatta eksik. Ancak Cumhuriyetçi Parti için esas sorun, Trump’un sosyal davranışları değil.
Cumhuriyetçiler, 1980’li yıllardan beri ırkçı temellerde bir siyaset izliyor ve de köktenci Hristiyan kitleler içinde bir seçmen kitlesi oluşturmak amacıyla kadınların kürtaj hakkına karşı çıkıyor. Trump ile başka birçok Cumhuriyetçi arasındaki tek fark, Trump’un hiç çekinmeden açıkça söylediklerini onlar kılıfına uydurarak ifade ediyor. Cumhuriyetçilerin esas korktuğu, açıkça ifade edilen bu saldırgan tutum sonucu oy kaybına uğrayıp sadece Başkanlık seçimini değil, başka bir sürü seçimi de kaybetme tehlikesidir.
Bizim için en büyük tehlike, Trump’un kullandığı bu yöntemlerle beyaz işçileri etkilemeye başlaması. Bunun bir nedeni de beyaz işçiler arasında ırkçılığın ve başka bazı gerici fikirlerin çok yaygın olmasıdır.
Trump bunlara ek olarak, emekçilerin ekonomik sorunlarından söz ediyor, örneğin bazı Cumhuriyetçilerin emeklilik hakkına yapmak istediği saldırıları da teşhir ediyor. Mali sektörden para kazananlara çatıp, hiçbir yararlı faaliyette bulunmadıklarını teşhir ediyor. Hatta işi, George Bush’u Irak savaşı nedeniyle eleştirerek, onu 11 Eylül saldırıları konusunda suçlamaya kadar götürüyor. Özellikle de işsizliğin sömürüsünü yapıp serbest ticaret anlaşmalarını, göçü, ithalatı ve de Ford gibi şirketlerin üretimlerini ülke dışında yapmalarını teşhir ediyor.
Trump, bir tür popülist dil kullanarak; var olan göçmen düşmanlığını, diğer gerici fikirleri, en azından işçi sınıfının belirli kesimlerinde var olanları körüklüyor. Trump, bu gibi fikirleri normalleştirip açıkça söylenmesi ve de Meksika sınırında olduğu gibi silahlı grupların saldırılara geçmesinin zemini hazırlıyor.
Demokrat Partililer arasında ilişkiler biraz daha sakin. Bernie Sanders, Hillary Clinton’u sıkıştırma olanağı yakaladı.
Bernie Sanders, kendini sosyalist olarak tanıtıyor ve de zenginler ile yoksullar arasındaki uçurumun giderek daha da büyüdüğünden söz ediyor. Büyük bankaları teşhir ediyor ve onların yaptığı usulsüzlüklere son vereceğini söylüyor. Ama Sanders, medyanın tanıttığı gibi bir isyankar değil. Demokrat Parti kimliği ile Kongrede görev yaptığı dönemde %98 oranda Demokrat Partisi çizgisinde hareket etti. Hatta savaş kredilerinin tümünü onaylayıp, siyasi gençlere karşı alınan baskıcı tedbirleri destekledi. Hatta Kongre’nin 2014 yılında İsrail’in, Gazze’ye yaptığı saldırı, onun da evet oyu ile yüzde yüzle onaylandı.
Clinton ile ilgili olarak özce şunları söyleyebiliriz; esas seçmen tabanını siyahi kitleler oluşturuyor ve hatta bazı eyaletlerde oylarının %80’nine yakınını alıyor. Medya bu durumu, yoğun bir şekilde kullanıp beyaz kesimlerin oylarını Trump’a doğru yönlendirmeye çalışıyor.
Özcesi bu seçimlerde hiçbir başkan adayı işçi sınıfının çıkarlarını savunmuyor. Maalesef işçi sınıfı tehlikeli sağcı bir demagog ile yani sahte bir popülist ile açıkça düzeni savunun bir kadın adaya destek verme arasında bölünmüş bulunuyor. Spark (11.03.2016)


Ana sayfa | İletişim | Site planı | |

Site yaşamını izle tr  Site yaşamını izle Arşiv  Site yaşamını izle Arşiv 2016  Site yaşamını izle Sınıf Mücadelesi Sayı : 214 - 2 Nisan 2016  Site yaşamını izle Uluslararası Gündem  Site yaşamını izle ABD   ?