Sinif Mucadelesi

Liranın dolar karşısında erimesinin bedelini emekçiler ve yoksullar ödüyor

Salı 8 Eylül 2015

Lira, son iki yıl içerisinde dolar ve diğer dövizlere göre sürekli değer kaybediyor. Bazı rakamlar %40’ın üzerinde bir değer kaybından söz ediyor. Ama bu kaybın ağustos ayında, çok büyük seviyelere tırmanmaya başladı. Dolar 2015 yılının başından beri 2.30 seviyelerinden 2.92 TL ve daha ileri seviyeye tırmanarak %27 civarında değer kaybına uğradı. Yani değerinin dörtte birini kaybetti.

Değer kaybının bedelini kapitalistler ve patronlar ödeseler bizce bir sorun olmazdı. Sonuç itibarıyla bu düzen emekçilerin değil, patronların düzeni. Ama gerçekler hiç de öyle değil. TL’nin dolar ve diğer dövizler karşısında erimesinin esas bedelini emekçiler ve yoksulların ödediği çok somut verilerle ortada. Örneğin dolardaki yüksek tırmanış işçi, memur, emekli ve diğer dar ve sabit gelirli kesimlerin gelirlerini hızla eritip satın alma güçlerine çok büyük darbeler vuruyor.

İlk 6 ayda 949 TL olan asgari ücretin ocak ayı başında dolar karşılığı 408 dolar iken bu rakam haziran sonunda 353 dolara düştü. Böylece ilk yarıda asgari ücret %13.4 oranında eridi. İkinci yarı dönem için 1.000 TL olan asgari ücretin karşılığı 373 dolar idi. Aradan daha 2 ay geçmeden, 28 ağustos itibarıyla 343 dolara indi. Böylece asgari ücrette yılbaşından bu yana %15.8’lik bir erime yaşandı.

Memur maşaları için durum daha parlak değil.

Memurların da maaşı eridi

2015 yılı başı ile 28 Ağustos arasındaki sürede, ortalama memur maaşlarının karşılığı 959 dolardan 802 dolara düştü.

Kamu işçilerinin durumu da benzer: Onların da ortalama ücretleri 1.308 dolardan 1.128 dolara geriledi. Ayni dönemde ortalama SSK emekli aylığının karşılığı 466 dolardan 390 dolara, ortalama Bağ-Kur tarım emeklisinin aylığı 317 dolardan 299 dolara, ortalama Bağ-Kur esnaf emekli aylığı 485 dolardan 406 dolara, ortalama memur emekli aylığının karşılığı da 677 dolardan 566 dolara indi.

Yılbaşında 179 dolar olan özürlü aylığı 150 dolar seviyesine düştü ve üniversite öğrenim kredisinin sene başında 142 dolar olan kredisi 113 dolara düştü.

TL’nin dolar karşısında erimesindeki hızlanış bazı çevrelerin anlattığı gibi Çin’de borsanın çökmesinden dolayı değil. Elbette küreselleşmiş bir kapitalist ekonomide bunun etkisi muhakkak var. Ama esas neden bu değil. Esas neden, kapitalist sistemin bunamış ve insanlığı uçuruma sürükleyen, amacının insanlığa hizmet etmek yerine bir avuç para babasının milyarlarına milyar katma ekseninde yürüyen bir düzen olmasında.

Farklı paralar, özellikle de yoksul ülke para birimleri, niçin bu kadar kısa sürelerde bu kadar değer kaybına uğruyor; neden borsalarda balonlar oluşuyor ve bu balonlar patlayıp kitleleri işsizliğe, yoksulluğa sürüklüyor? Dünyadaki bankalarda yeteri kadar para mı yok? Tam tersine dünyada şimdiye kadar görülmemiş miktarlarda para var. Bu para, spekülasyonlar yerine insanların ihtiyacını karşılayacak olan ürün ve hizmetlere yönlendirilse dünyada ne işsizlik ne yoksulluk ne açlık ne de yaşadığımız bu rezaletler olur!

Kapitalist düzenin genetik yapısındaki bozukluk, yıllar içerisinde ekonomik krizlere yol açıp, bunların sürekli büyümesi sonucu ekonomi bütün ülkelerde tıkanıyor. İşte bu tıkanıklıkları kendi yöntemleriyle aşmaya çalışan kapitalizmin emrinde olan devletler, insanları, özellikle de emekçileri, ulus, din, inanç gibi yöntemlerle bölerek hakimiyetlerini sürdürüp sömürü düzenini bütün canavarca davranışlarına rağmen, ayakta tutmaya çalışıyorlar.

Ekonomik kriz sistemi tamamen tıkadığı aşamada da, 1914 ve 1939’da olduğu gibi, düzenlerini kurtarmak için dünya savaşlarını çare olarak kullanmaktan çekinmiyorlar. Evet, biz emekçiler yeniden büyük, çok büyük bedeller ödemek istemiyorsak dünyaya musallat olmuş bu sömürü düzenini silip süpürüp emekçilerin düzenini kurmalıyız. (02.09.2015)


Ana sayfa | İletişim | Site planı | |

Site yaşamını izle tr  Site yaşamını izle Arşiv  Site yaşamını izle Arşiv 2015  Site yaşamını izle Sınıf Mücadelesi Sayı : 207 - 4 Eylül 2015  Site yaşamını izle Emekçinin Gündemi   ?