Sinif Mucadelesi

Seçim süreci: Hayal satma yarışı başladı

Çarşamba 18 Şubat 2015

Haziran’da yapılacak olan genel seçim süreci başladı. Başta cumhurbaşkanı ve AKP olmak üzere, tüm siyasi partilerin tutum ve açıklamaları, artık seçimi kazanmaya yönelik.

Seçimi kazanmak için gösterdikleri çaba, oy istedikleri kitlelerin sorunlarını çözmek için değil. Çözüyormuş gibi görünerek, irili ufaklı patronlara, patronlar düzenine hizmet etmek için. Hiçbir siyasi parti; iş kazalarının, hayat pahalılığının, işsizliğin gerçek nedenlerinden bahsetmeyecek. Eğitim ve sağlık hizmetlerinin pahalılaşmasından, gıdadaki vurgundan, çöken binalardan yani kitlelerin gerçek sorunlarından söz açılmayacak. Açıldığında, gerçek nedenler ve kalıcı çözümler söylenmeyecek.

Erdoğan, tüm olanaklarını kullanarak, başkanlık sistemini gündemde tutmayı hedefliyor. Erdoğan, başbakanken, patronlar için kazanç olanaklarını, bir çeşit paylaştırma işi yapıyordu. Cumhurbaşkanı olarak, siyasi açıdan sınıf atladı ama bu yetkiyi yitirdi ve patronlara bu hizmeti başkanlık sistemiyle yeniden eline almak istiyor.

CHP ve MHP, AKP’nin kâr ve rant düzenini değil, cumhurbaşkanının veya başbakanın kendisini veya şu ya da bu konudaki siyasetlerini eleştiriyor. Hiçbir zaman, düzeni hedef yapmıyor, gerçek nedenleri ve emekçiler açısından gerekli çözümleri ileri sürmüyor.

Erdoğan’ın sarayının eleştirilecek çok yönü var: Yapıya harcanan toplam maliyet, 1 milyon 537.598 emekçinin bir aylık ücretine denk olan 1 milyar 370 milyon lira! Net asgari ücretin 949 lira olduğu ülkede cumhurbaşkanı, servetin içinde yaşıyor. Üstelik Erdoğan, çok değil birkaç yıl önce, devrik lider Kaddafi’nin zengin yaşamını eleştiriyor ve Mısır yoksullarına selam gönderiyordu. Ne muazzam ikiyüzlülük!

Ak Saray’a harcanan para ile 400 yataklı, 14 hastane yapılabilirdi. Ama ne gerek var. Zira sigortalı hastalardan bile ek ücret adı altına soygun yapan özel hastaneler nasıl para kazansın!

Ak Saray sadece Erdoğan’ın gösteriş merakının ürünü değil. Türk patronların en büyük kazanç alanı inşaat iş kolu. Üstelik Türk patronların AKP iktidarı boyunca bu kadar zenginleşmesi de yine aynı iş kolu sayesinde. 1 milyar 370 milyon lira, onlarca inşaat firması arasına paylaştırıldı. Erdoğan her yaptığıyla, patronlara para kazandırmanın peşinde. Zaten bu toplumda en önemli şey patronların para kazanması!

Düzen partilerinin eleştirilerini gerçek nedenlere kadar ilerletmemelerinin nedeni, savundukları düzeni hedef tahtasına oturtmak zorunda kalacaklarından.

CHP’li yöneticiler, grevi yasaklayan hükumeti eleştiriyor ama işçiye zam vermeyerek greve neden olan patronlara, grevin yasaklanması için başvuran MESS patronlarına tek söz etmiyor.

Gündemde tutulan bir tartışma da HDP’nin seçime parti olarak katılması. Eğer barajı aşıp meclise giremezse “çözüm” sürecinde sorun yaşanacağı ileri sürülüyor. Yıllardır süren çözüm sürecinde, Kürt tarafının taleplerinden kaç tanesi kabul edildi ki? Özellikle son dönemde HDP’nin çözüme katkısı, hakları için mücadele eden Kürt kitlelerini durdurmaktan öteye gitmiyor. Mücadeleyi örgütleyip ilerletmek yerine, düzenin zor güçlerinden önce kitlelerin önüne dikilen bir parti, Kürt halkına ne verebilir?

Sonuç olarak seçim, toplumdan uzak, bir avuç çevrenin kendilerini belli bir süre için onaylatmasından başka bir işe yaramayacak. AKP’nin oylarını arttırması veya azaltması, hatta iktidarın değişmesi bile emekçilerin temel sorunlarda hiçbir şeyi değiştirmeyecek.

Ancak burjuvazi, son yıllarda olduğu gibi tüm taleplerini kolayca yerine getiren, emekçileri her yönden rıza ile baskı altında tutan, istikrarlı, güçlü bir hükumet ister. Seçimler, bugün esas olarak burjuvazinin düzeninin, kitlelere onaylatılmasından başka bir işe yaramıyor. (05.02.2015)


Ana sayfa | İletişim | Site planı | |

Site yaşamını izle tr  Site yaşamını izle Arşiv  Site yaşamını izle Arşiv 2015  Site yaşamını izle Sınıf Mücadelesi Sayı : 200 - 6 Şubat 2015  Site yaşamını izle Siyasetin Gündemi   ?